Engin İpekoğlu, PTT 1.Lig’in en şanssız teknik direktörlerinden biri olabilir. PTT 1.Lig’de iki kez büyük bir mucizeye imza atacakken, son virajları dönememişti. Üstelik sonucu belirleyen; ilkinde sadece tek bir gol, diğerinde de ligin takımı sayısı olmuştu. Bu sezon Adanaspor ile bir çıkış daha yakaladı. Belki de henüz konuşmak içine erken ama bu sefer bu çıkışı taçlandıracak gibi gözüküyor.
Adanaspor’a girmeden önce geçmişi anımsayalım. Engin İpekoğlu, 2008-09 sezonunun ortasında Sakaryaspor’u devraldığında yeşil-siyahlı takımın durumu pek iç açıcı değildi. Ligin 13. haftası sona ermişti ve Sakaryaspor, sadece iki galibiyet-üç beraberlik çıkarabilmişti. Topladıkları dokuz puan onları ligin son sırasına atmıştı.
Üstelik, İpekoğlu’nun gelişinden sonra da işler iyi gitmedi. İlk yarının son dört maçından puan kazanmak mümkün olmadı. Sakaryaspor, devre arasına potanın hemen üzerindeki Karabükspor’dan dokuz puan uzakta ve oldukça umutsuz bir şekilde girdi. Böyle bir durumda ikinci yarının ilk maçı arkadan itme gücünü verecek umudu kazandırabilirdi. O da olmadı. Kendi sahalarında 1-0 öne geçtikleri maçta Gaziantep BB Spor’a 4-2 mağlup olunca sezonun geri kalanı için herhangi bir çıkış planı kalmamıştı.
Fakat beklenen ‘vazgeçiş’ olmadı, Tatangalar pes etmedi. Geriye kalan 16 maçtan 9 galibiyet çıkardılar. Sezonun ilk yarısında yedek kulübesine hapsolan Özgür Can Özcan, Şubat ayından sonra attığı gollerle kariyerinin en iyi dönemini geçirirken Sakaryaspor da puan durumunda yukarıya doğru süzüldü. 30. haftada Malatyaspor’u deplasmanda 3-1 yenerek 17. oldular. Ertesi hafta aynı skorla Karabükspor’u devirdiler ve 16. sıraya yükseldiler. Fakat hiçbir zaman 15. olamadılar ve sezon sonunda ikili averaj nedeniyle küme düştüler. Bir son dakika golü ligin kaderini belirledi.
Samsunspor, sezonun ilk yarısında Sakaryaspor’u 3-1 mağlup ederken, son gol 90. dakikada gelmişti. Sakaryaspor bu maçın rövanşını, baştan sona üstün oynadı. Fakat 90 dakika boyunca sadece tek gol atabildi. Eğer o son dakika golü gelmeseydi veya Sakaryaspor kendi sahasında bir gol daha bulabilseydi Sakaryaspor genel averajla ligde kalacaktı ve takımıyla 30 puan toplayan Engin İpekoğlu, bir mucizenin baş kahramanı olacaktı,
Böyle dramatik hikâyeler çok sık yaşanmaz, herkesin başına gelmez. Oysa İpekoğlu kısa bir süre sonra bir benzerini yine yaşadı.
2013-14 sezonunda Fethiyespor’un başına geçtiğinde, güney ekibi tek galibiyet ve altı puanla ligin son sırasındaydı. İpekoğlu, Sakaryaspor’daki kadar kötü de başlamadı görevine. Hatta tarihe geçecek bir karşılaşmayla kulübe adımını attı. Türkiye Kupası maçında Kadıköy’de Fenerbahçe’yi eleyerek tarihe geçti. Kadıköy’de yakalanan hava lige de yansıdı. Fethiyespor yeni hocasıyla ilk maçında Denizlispor’u 5-1 yendi. İlk yedi maçta yenilmediler. Şubat ayında Bucaspor’a mağlup olduklarında ligin 16. sırasındaydılar. Daha sonra Mart ayına kadar inişli çıkışlı bir grafik çizdiler ama 31. haftada Kahramanmaraşspor’u yendiklerinde 14. sıraya kadar tırmanmışlardı.
Her şey çok iyi giderken bir anda seri yenilgiler yaşandı. Son iki haftada gelen iki galibiyet ise onları kurtaramadı. Yine de o sezonun kendine özel bir durumu olmasaydı Fethiyespor ligde kalacaktı. O sezon ligde 19 takım vardı ve toplam dört takım küme düşecekti. Ligi 16. sırada bitiren Fethiyespor, küme düşen dördüncü takım oldu. Eğer üç takım düşseydi Fethiyespor ligde kalacaktı. Engin İpekoğlu, tarihi bir sezon yaşatmıştı ama sonu yine hüsranla sona ermişti.
Sezon başında çok fazla takım devralmayan İpekoğlu, bu sezonun ortasında da Adanaspor’un başına geçti.
Adanaspor ilk 11 hafta sonunda topladığı 14 puanla 11. sıradaydı. Öyle bir aradaydı ki, küme düşme hattının üç puan üzerinde play-off hattının dört puan gerisinde yer alıyordu. Zaten bu sezonun en önemli özelliği de ligde puan aralığının oldukça daralmasıydı. Adanaspor ve İpekoğlu bu avantajı değerlendirerek yavaş yavaş yukarıya tırmanmaya başladı. İlk maçta Boluspor karşısında yaşanan 2-1’lik yenilgi ilk ve son mağlubiyet oldu. Önce dört maçlık bir galibiyet serisi geldi. Ardından da her maçta puan hanesine eklemeler yapıldı. Sonuç olarak 14 maçta 11 galibiyet, Adanaspor’u lider yaptı. Üstelik son olarak derbi maçta Adana Demirspor’u da 1-0 mağlup ederek gövde gösterisi yaptılar.
Adanaspor, şu an ligin lideri. İkinci sıradaki Karabükspor ile arasındaki puan farkı üç. Asıl rahatlatıcı olansa ilk ikinin dışına olan yedi puanlık uzaklık. Bu ligde kolay maç olmadığı söylenir ama bir fikstür avantajı da onlardan yana. Kalan sekiz maçın iki tanesi küme düşme hattıyla. Üçüncü sıradaki Alanyaspor ve beşinci sıradaki Elazığspor ile de maçları var ve bu iki maçı da kendi sahalarında oynayacaklar.
Adanaspor ve İpekoğlu yıllardır bunu bekliyor. İpekoğlu’nun Sakaryaspor ile yaşadığı sezonda Adanaspor da alt taraftan 1.Lig’e yeni yükselmişti. Turuncu-beyazlı takım aradan geçen sekiz sezonda ne küme düştü, ne üst lige çıkabildi. PTT 1.Lig’e saplanıp kaldı. Bazen küme düştükten kurtuldu, bazen play-off’ta elendi. Oysa hemen her sezon transferde oldukça iddialı hamleler yapmıştı. Bu sezon farkı yaratan altyapı oldu.
22 yaşındaki Mert Akyüz, zaman zaman A Milli Takım radarına giren bir kaleci. 21 yaşındaki savunmacı Emre Uğur Uruç da ismini duyurmaya başladı. Samican Keskin(22) ve Cem Özdemir(23) yine ilk 11’in devamlı isimlerinden…
Genç kadronun sezonun sonunu nasıl getireceği merak konusu ama her geçen gün şüpheler ortadan kalkıyor. İpekoğlu’nun altyapıdan beslenmesi dışında; devamlı birbiriyle oynayan bir takım yaratması, rollerin belirlenmesi ve kadronun çok fazla değişmemesi de başarıyı ortaya çıkaran maddeler olarak yazılabilir.
Engin İpekoğlu, iki kere kıyısından döndüğü “somut başarı”ya bir kez daha çok yaklaştı. Kalan haftalar, bu açıdan bakılınca oldukça merak uyandıracak. Öte yandan Süper Lig lideri Beşiktaş’ın ve PTT 1.Lig lideri Adanaspor’un teknik direktörlerinin eski kaleciler olması sevilen bir tartışmayı yeniden alevlendirebilir.