Socrates’in spor kahramanlarını ele aldığımız ilk sayısında, doksanlı yıllar çocuklarının futbolla kurduğu ilişkide kendine önemli bir yer edinen Kaptan Tsubasa’ya da yer ayırmış, Galatasaray’ın bir çizgi kahramanı andıran kalecisi Fernando Muslera ile hayranı olduğu Genzo Wakabayashi üzerine sohbet etmiştik. Fakat söz çocukluk kahramanımızdan açıldığında, söyleyeceklerimiz birkaç sayfayla sınırlı kalamıyor…
Kaptan Tsubasa dendiğinde çoğumuzun belleğine benzer görüntüler düşer. Yaklaştıkça dünyanın şeklini kanıtlarcasına yukarıdan aşağı görünmeye başlayan kaleler, fizik kurallarına kayıtsız kalan görkemli şutlar, vurdukça kendine has bir şekle bürünen toplar, olağan kavramıyla arasına bir parça mesafe koyan kaleci kurtarışları, ‘istop’ misali her pasta birbirinin ismini haykıran oyuncular, 15-16 bölüm süren maçlar ve biraz daha fazlası… Peki ya başka? Çocukluğumuza damga vuran ölümsüz eser hakkında bilmiyor olabileceğinizi düşündüğümüz 11 ilgi çekici detayı bir araya getirdik…
1. Çizgi filmden önce manga olarak yayınlanan Kaptan Tsubasa, bu alandaki ilk yapıt değildi. Japonya Milli Futbol Takımı’nın 1968 Olimpiyatları’nda bronz madalya almasının ardından The Red-Blooded Eleven ve Downtown Samurai isimli mangalar ortaya çıkmış ancak Kaptan Tsubasa kadar popülerlik kazanamamıştı.
2. 1981 yılında doğan ve 1983 yılında çizgi film olarak yayınlanmaya başlayan Kaptan Tsubasa, ülkesinde futbolun gelişimine çok büyük katkıda bulundu. Dönemin çocuklarının büyümesiyle 1998 yılında tarihinde ilk kez Dünya Kupası’na katılan Japonya, o tarihten bu yana turnuva kaçırmadı. 2002 yılında ise Güney Kore ile birlikte Dünya Kupası’na ev sahipliği yaptı.
3. 1980’li yılların başında Japonya’da yarı profesyonel olarak oynanan futbol, Kaptan Tsubasa ile birlikte ülkece izlenen tek spor olan beyzbolu geçerek birinci spor hâline yükseldi. Serinin yaratıcısı Yoichi Takahashi de gençliğinde beyzbol oynar ve mangasını çizerken, 1978 Dünya Kupası’nı izlediğinde futbolun büyüsüne kapıldı. Tsubasa’yı yaratırken Mario Kempes’ten ilham alan Takahashi, futbolu ülkesine tanıtmak için eserinde futbolun en temel kurallarını dahi açıklıyordu.
4. Çizgi filmde Tsubasa’dan daha yetenekli olan tek futbolcu olan Jan Misugi, Takahashi’nin “Herkesten çok ondan etkilendim. Onun oyun felsefesine hayranım” dediği Johan Cruyff’u sembolize ediyor. Maradona’dan esinlenerek yaratılan Juan Diaz ise pek fazla hatırlanmıyor…
5. Tsubasa, Japoncada ‘kanat’ anlamına geliyor.
6. Taro Misaki’nin seri boyunca attığı hemen tüm goller, mütevazı karakterine çok uygun düşecek şekilde beraberlik golleriydi.
7. ABD’de Flash Kicker, Güney Amerika’da Supercampeones, Ortadoğu’da Captain Majeed olarak da bilinen çizgi film, ülkemizde de bir dönem Küçük Golcü ismiyle yayınlanmıştı.
8. Ofansif orta saha pozisyonunda oynayan Tsubasa’nın Japon futboluna dolaylı ya da dolaysız olarak en temel etkisi, kendisine benzer oyuncuların yetişmesi demek mümkün. Japonya, her zaman bir orta saha ülkesi oldu ve Japon takımları savunma oyuncusu ya da forvet yetiştirmekte hep zorlandı. J League takımları hücum bölgesini genellikle Brezilyalılara emanet ederken, Japonya Milli Takımı’nda forvet oynayan Hiroski Kiyotake, Shinji Okazaki, Yoichiro Kakitani ve Takashi Inui gibi oyuncuların tamamı, kulüp takımlarında tıpkı Tsubasa gibi orta sahada oyun kurucu görevini üstleniyordu. 1990’lı yıllardan bu yana dünya çapında şöhret elde eden Japon futbolcular Hidetoshi Nakata, Shunsuke Nakamura, Shinji Ono, Junichi Inamoto, Keisuke Honda, Shinji Kagawa ve Makoto Hasebe’nin tamamı orta alanda forma giyerken, Japon futbolunun gelmiş geçmiş en iyi savunma oyuncusu kabul edilen Southampton stoperi Maya Yoshida da orta saha orijinli bir futbolcu. Inter’in sol beki Yuto Nagatomo, son dönemde bu denklemin dışına çıkabilen nadir isimlerden.
9. Japonya’da Kaptan Tsubasa’nın etkisi erkek futbolu ile sınırlı değil. 2011’de Almanya’da düzenlenen Kadınlar Dünya Kupası’nda şampiyon olan Japonya takımının en önemli oyuncusu Homare Sawa, sırtında Tsubasa’nın 10 numarasını taşıdığı gibi tıpkı onun gibi takımının bütün hücumlarını yönlendiriyor ve uzaktan şutlarla gol buluyordu. İzlediği maçlar sırasında sık sık oyuncuları kendi karakterlerine benzeten Takahashi, turnuvanın gol kralı ve en değerli oyuncusu olan Sawa için “Yıllar boyu gerçek Tsubasa’nın kim olacağını bekledim. Onun bir kadında vücut bulacağını aklıma getiremezdim” sözlerini kullanmıştı. Messi’yi Tsubasa, Ronaldo’yu Hyuga’ya benzeten Takahashi, erkek futbolunda Tsubasa’ya en benzeyen futbolcu olaraksa Andres Iniesta’nın ismini veriyor.
10. Zinedine Zidane, Alessandro Del Piero ve Fernando Torres, futbolcu olma yolunda Kaptan Tsubasa’dan ilham aldığını belirten isimlerden bazıları. Takahashi’nin taraftarı olduğu Barcelona’nın hücum hattında yer alan Messi ve Alexis de bu oyuncular arasında yer alırken; Neymar da geçtiğimiz aylarda imzaladığı bir sponsorluk anlaşması sonucunda Takahashi tarafından çizildi.
11. 2013’ün Mart ayında, Tokyo’nun Katsushika semtine, Tsubasa’nın bronz bir heykeli dikildi. Bir yıl sonra, bu heykelin yanına yedi tanesi daha eklendi. Bu yedi heykel arasında, yeni bir Tsubasa’nın yanı sıra Misaki, Hyuga gibi karakterler de yer alıyor.
