27 yaşına giren Mesut Özil, Almanya’dan geçtiği Real Madrid’in ardından, kendini izleyenleri büyülemeye Arsenal’de devam ediyor. ‘Öz Büyücüsü’nü Jonathan Wilson, Socrates için yazdı:
Özil’i ilk kez Ekim 2009’da, soğuk bir Moskova akşamında, Dünya Kupası elemelerinde izledim. Almanya’nın büyük çıkışından, altyapı programlarının karşılığını vermesinden hemen önceydi; rakiplerinin gerisine düşmesine yönelik gerçek bir tehlike varmış gibi görünürken ve takımları gayretli ama büyük ölçüde çarpıcı ya da yaratıcı olmayan oyuncularla doluyken… Bu, Özil’in Almanya formasıyla beşinci maçıydı ve yalnızca ikinci kez ilk 11’de sahaya çıkıyordu. Hâlâ sadece 20 yaşındaydı ve Werder Bremen’in oyuncusuydu. Kaslı androidlerin arasında uyumsuz görünüyordu; sahanın ayak basılmamış alanlarında dolaşan bir hayalet gibi. Ama aynı zamanda o, Almanya’nın 10 yıldır rüyalarında gördüğü hayal gücü pırıltısıydı. Lukas Podolski ile yaptığı ustaca duvar pasının ardından karşılaşmanın tek golüne asist yaptı. Maçın geri kalanına kıyasla, Miroslav Klose’nin golü müthiş klas ve kaliteliydi.
Ne olursa olsun, Özil zamanının ötesinde, sahayı okuma ve oyuncuların sahadaki dağılımını anlama, dolayısıyla mükemmel pası bulma konusunda uhrevi bir kapasiteyle donatılmış, müthiş bir yetenek. Arsenal’a katılmadan once Real Madrid’de geçirdiği üç sezonda da La Liga’da asist kralı oldu. Milli takımda uzun süre kaptanlığını yapan Philipp Lahm, “Mesut ile oynamış herhangi bir oyuncu size onun ne kadar zeki olduğunu söylecektir” dedi ve devam etti: “Onun oyun görüşüne sahip başka bir futbolcuyla birlikte oynamadım.” Çoğu zaman Özil’in savunmasından rahatsız görünen Jose Mourinho bile onu ‘dünyanın en iyi 10 numarası’ olarak tanımladı.
Socrates’in eski sayılarını internet üzerinden temin edebilirsiniz.
