*Jacob Steinberg’in kaleme aldığı bu yazının orjinali The Guardian’da yayımlanmıştır.
Jimmy Floyd Hasselbaink’in Frank Lampard’ı büyüleyici yetenekleri olmayan bir oyuncu olarak tanımlaması, ayrı olarak düşünüldüğünde bir hakaret gibi algılanabilir. Hasselbaink, 2001’de Chelsea’de kendisine katılan genç hakkında düşündüğünde onu iyi bir şut becerisine, yeterli tekniğe ve hıza sahip bir oyuncu hatırlıyor. “Top kazanma konusunda da bir sorunu yoktu” diyor ve ekliyor, “Onun sahip olduğu yeteneklere baktığınızda, bence ağızları açık bırakan bir özelliği bulunmuyordu.”
Hasselbaink, bu sözleri söylerken aslında Lampard için sunacağı güzel bir övgünün tam ortasındaydı. Gelmeye çalıştığı nokta ise Derby County’nin yeni teknik direktörünün, kendi kuşağının en iyi futbolcularından biri olmak için oldukça fazla çalışmış olmasıydı.
Eski Chelsea santraforu şöyle devam ediyor: “Tüm bu özellikleri bir bütün olarak düşününce, onu istisnai bir futbolcu olarak görüyorsunuz. West Ham’dan gelmişti ve takımımızda çok önemli isimler vardı fakat bu onu hiç ürkütmedi. Onun için ödenen paraya layık olduğunu göstermek istedi. Mental anlamda gördüğüm en güçlü oyunculardan biriydi. Hiçbir şey onun geri adım atmasına sebep olmazdı. Bu kişiliği, teknik direktörlük kariyerinde de ona fayda sağlayacaktır. Bu işte söylenenlere kulak asmamanız, eleştirilere karşı dayanıklı olmanız ve tabir-i caizse ‘kalın bir deriye’ sahip olmanız gerekiyor.”
West Ham’ın eski altyapı direktörü Tony Carr, başarıya olan açlığını kırmanın mümkün olmadığı bir çocukla alakalı benzer anıları paylaşıyor ve şöyle konuşuyor: “Ne zaman zorluklarla karşılaşsa, Frank onların üstesinden gelir ve yoluna devam ederdi. Futbolculuk zamanından kalma bu alışkanlıklarını menajerlik kariyerinde de kullanacağından kuşkum yok. Futbolcuları sahaya çıktığında, kontrol edemeyeceği çok fazla değişken olacaktır fakat sahip olduğu karakter onun için işleri kolaylaştıracaktır.”
Carr şöyle devam ediyor: “Genç bir oyuncuyken adeta taze bir kandı. Birçok genç antrenmanlarda çok çalışmaktan, sabırlı olup güçsüz yönleri üzerine odaklanmaktan şikayetçi olabiliyor. Frank daima kendisini geliştirebileceği yeni şeyler arardı. Bu kondisyonu veya tekniği hakkında olabilirdi. Yaşça daha olgun hâle gelince, onunla beraber çalışan menajerler, ona oyunun taktiksel penceresine daha yakından bakması ve o alanda da kendini geliştirmesi için yardımcı oldular.”
Derby’nin başına geçişinin duyurusu yapılmadan birkaç hafta önce Carr, Lampard’a denk gelmiş. Bu görüşmede, eski öğrencisinin teknik direktörlük kariyerine başlamak için hazır olduğuna dair bir izlenim edinmiş. Lampard, antrenörlük sertifikalarından ve Jody Morris’e Chelsea’nin 18 Yaş Altı takımının yönetiminde yardımcı olduğundan bahsetmiş. Birkaç hafta sonrasında ise Morris’ten kendisinin Derby’deki sağ kolu olmasını isteyecekti. Geçtiğimiz sene Premier Lig’e yükselmek için düzenlenen playoff’ların yarı finallerinde Fulham’a elenerek büyük bir başarının kıyısından dönen Derby’nin başında artık bu ikili var.
Daha önceden Burton Albion, Queens Park Rangers ve Northampton Town takımlarını çalıştırmış Hasselbaink, Morris’in Lampard için çok önemli bir ortak olacağını düşünüyor. “Jody ile beraber oynadığım zamanlardan, onun çok iyi bir futbol zekâsına sahip olduğunu biliyorum. Beynelmilel bir futbol oynamak istiyordu. Keskin zekâlı, bu oyun üzerine oldukça kafa yoran ve futbolun nasıl oynanacağına dair istekleri oldukça belli birisi.”
“Jody, Chelsea’de birçok şey öğrendi, bu yüzden iyi bir uyum yakalayacaklarını düşünüyorum. Lampard ile beraber oynadılar ve birbirlerine güveniyorlar. Bunlar bir menajer olarak ihtiyaç duyacağınız şeylerdir. Sizin arkanızı kollayacak ve fikirlerinizi oyunculara aktarmayı başaracak birisine ihtiyacınız vardır.”
Derby’deki oyuncuların kendi yetenek düzeyinde olmadığını kabullenmek Lampard için zorlu bir iş olacak. Hasselbaink de zaman zaman bazı sıkıntıların olabileceğinin farkında. “Fakat bunun da üstesinden gelecektir çünkü o sakin ve ne istediğini bilen birisi. Arkasına yaslanıp istediklerinin kendiliğinden ona gelmesini beklemeyecektir. Gidip istediğini almak için uğraşacaktır. Birçok iyi menajerle beraber çalışma şansı oldu ve bu yüzden taktiksel açıdan çok şey öğrendi. Şu an her şey oyuncularıyla nasıl bir iletişim kuracağına bağlı.”
“Daha az yetenekli oyuncuları kabullenmek, bazı menajerler için zordur. Yeterince sabırları yoktur ve bir oyuncunun bir şeyi neden yapamadığını anlamakta zorlanırlar. Fakat Frank akıllı ve her şeyi irdeleyen birisi. Oyuncularından ne beklemesi gerektiğini gayet iyi çözecektir.”
“Teknik direktör olduğunuzda, öğrencilikten öğretmenliğe geçiş yapıyorsunuz. Her şeyi düşünmek zorundasınız. Oyuncular, taraftarlar, yönetim, çalışanlarınız ve herkesi bir araya getirmekle mükellefsiniz. Futbolculuk zamanlarınızdaki gibi sabah 9:30’da uyanıp, 10:30’de antrenman yapıp, 13:00’da eve gitmiyorsunuz.”
“Sabah 07:00’de kalkıp, antrenmanın hazırlandığından emin olmak için her şeyin üzerinden geçiyorsunuz. Sonrasında neyin yanlış ve doğru olduğunun analizini yapıyorsunuz. Ertesi gün için plan yapıyorsunuz. Bunları yaparken günün bittiğini fark ediyorsunuz. Tamamen farklı. Fakat Lampard’ın bunları önceden bildiğini düşünüyorum. Bir sorun yaşamayacaktır.”
Cuma gecesi Reading deplasmanında siftah yapacak Lampard’dan tecrübesizliğine rağmen bu sezon takımı üst lige taşıması bekleniyor. Farklı bir ifadeyle, ilk işine büyük bir risk alarak başlamış olacak. Fakat Hasselbaink olaya farklı bir açıdan bakıyor: “Neden üst lige çıkma ihtimalinizin olmadığı bir takıma gitmek istersiniz ki? O böyle bir insan, biraz riske ve ona bir şey için oynadığını hissettirecek şeylere ihtiyacı var. Üzerindeki baskıyla başa çıkacaktır.”
Çeviri: Gökhan Önder Aksu