Socrates Web Beta v1.0

 
Futbol Basketbol Tenis Bisiklet Diğer Sporlar

Futbolİlk Adımlar

Dün akşam İtalya Kupası yarı finalinde Lazio'yu penaltılarla elemeyi başaran Milan, yenilmezlik serisini de 13 maça çıkardı. Peki yeniden "Efsane Milan geri dönüyor" demenin zamanı mı?

Milan, Avrupa’da yaz transfer döneminin adından en çok söz ettiren kulübüydü. Çinli yatırımcılara satılmasıyla birlikte kesenin ağzını açan kulüp, Leonardo Bonucci başta olmak üzere Andre Silva, Andrea Conti, Lucas Biglia, Mateo Musacchio, Hakan Çalhanoğlu, Ricardo Rodriguez, Nikola Kalinic, Franck Kessie gibi oyunculara milyonlar saçmıştı. Bu transfer hamlelerinden bir kısmının başarısı sorgulanır nitelikte olsa da tüm dünyada oluşan algı, “Efsane Milan geri mi dönüyor?” sorularının yüksek sesle dillendirilmesine neden olmuştu.

Ancak bu soru, yaz transfer dönemiyle sınırlı kaldı. Zira Milan, ligde karşılaştığı ilk ciddi rakibi Lazio önünde darmadağın oldu, birkaç hafta sonra üst üste gelen Sampdoria, Roma ve Inter mağlubiyetleriyle de bütün rengini kaybetti. Teknik direktör Vincenzo Montella, sezon başında sorulan (her ne kadar eksikleri çok olsa da) “Bu kadro ona mı emanet edilir?” sorularını haklı çıkarmış, kendi kariyeri adına da büyük bir fırsat tepmişti. Ligde iki ayda iki galibiyet alabildiği bir dönemin ardından gönderildi ve yerine altyapı takımının başındaki Gennaro Gattuso geçti. Gattuso, futbolculuk kariyerinde kendisine duyulan sevgiye rağmen Milan için elbette o soru işaretlerini silecek bir figür değildi. Ancak zaten ilk etapta uzun vadeli bir proje de değildi. Hedef, bu sezonu onunla geçirip sonraki sezonun temelini atmak gibi görünüyordu.

Gattuso’nun başlangıcı da trajik oldu. Benevento kalecisi Alberto Brignoli’nin son dakikada attığı inanılmaz gol, Sarı-Kırmızılı ekibe ligdeki ilk puanını getiriyordu. Milan, Benevento’yu bile yenememişti. Takip eden birkaç maçta da ışık görünmedi. Ancak sonrasında, Gattuso’nun ve Milan taraftarlarının yeni yıl dilekleri kabul olmuş gibiydi. 2018’in ilk maçında Crotone’yi 1-0 yenen takımın o günden sonra bileğini bükebilen olmadı. Udinese deplasmanındaki 1-1’lik skor ve Kupa yarı finalinde dün gece rövanşı oynanan, Milan’ın penaltılarla geçtiği Lazio eşleşmesi dışında Milan tüm maçlarını kazandı. Son altı maçında gol bile yemedi ve namağlup serisini tam 13 maça çıkardı. Bu süreçte Gattuso, genç forvet Patrick Cutrone ve sezon başından bu yana haklı eleştirilere maruz kalan Hakan Çalhanoğlu gibi isimlerden de verim almayı başardı ve kadro derinliğini artırdı. Bonucci ve Romagnoli, sezon başından beri beklenen uyumu nihayet yakaladı. Artık bir ışık görünmeye başlamıştı.

İtalyan devine gönül verenler için şimdi belki de tekrar sorular sorma zamanı. Ama bu defa gerçeklikten kopmadan, sezon başında transferlerin parlaklığına kapıldığı gibi şimdi alınan skorlarla gözünü eksiklere kapamadan… Milan, yazın takıma katılan yıldızlara rağmen hâlâ eksik bir kadroya sahip (bu açıdan biraz Galatasaray’ı da andırıyor) ve UEFA Avrupa Ligi’nde ilk maçı önümüzdeki hafta oynanacak Arsenal eşleşmesinde şanslarının düşük olduğunu kabul etmeleri gerekiyor. Bu eşleşmede alınacak kötü bir sonucun takımdaki havayı dağıtmaması çok önemli, hedefleri doğru koymak çok önemli… Şu anki performanslarını sezonun kalan bölümüne taşımayı başarsalar bile Inter ya da Lazio’yu geçemeyip önümüzdeki sezon da UEFA Avrupa Ligi’nde mücadele etme ihtimalleri var örneğin. Bu kupa, içinde bulunduğumuz sezonun değil, önümüzdeki sezonun hedefi olabilir belki. Eğer adım adım, eksiklerini bilerek ve görerek ilerlerse, 2018’in geride bıraktığımız iki ayı, gerçekten de ‘Efsane Milan’ın geri dönüşünün ilk adımları olabilir.

İlginizi çekebilecek diğer içerikler

Tahterevalli

Tahterevalli

3 sene önce
Başka Bir Yol

Başka Bir Yol

4 sene önce
Hayal Albümü

Hayal Albümü

4 sene önce