Socrates Web Beta v1.0

 
Futbol Basketbol Tenis Bisiklet Diğer Sporlar

Diğer SporlarTutku

Yenilgisiz Deontay Wilder bugün 38. maçına çıkıyor.
Root8 sene önce

28 Kasım 2015’te Tyson Fury adında çılgın bir İngiliz, on yıldır bileği bükülmeyen Wladimir Klitschko’yu devirerek Ağır Sıklet’te kartları yeniden dağıttı. Klitschko hanedanlığı, karavanda büyüyen “Çingene Kral” tarafından yerle bir edilmişti. Boks severler, -Yaşasın Yeni Kral- diyemeden Tyson Fury’nin mental problemleri nedeniyle kemerlerini boşa çıkardığını öğrendi. Hâlbuki Tyson Fury, sahip olmadığı tek kemer olan WBC’nin şampiyonu Deontay Wilder’a meydan okumuş ve boks dünyasını yıllar sonra efsanevi bir kemer birleştirme maçı için heyecanlandırmıştı.

Bugünlerde Fury boksa geri dönmeye çalışırken Deontay Wilder ise Gerald Washington karşısında unvanını korumak için ringe çıkıyor. Arreola maçından sonra ringlere dönen Alabama’lı şampiyon, kendisini ispat edeceği büyük bir maça çıkmadan önce hayatının büyük bir bölümünde yaptığı gibi sakatlıktan güçlü dönerek başka bir engeli aşmaya çalışacak.

Günümüzün WBC Ağır Sıklet şampiyonu Deontay Wilder, 19 yaşındayken kızının Spina Bifida hastalığına çare bulabilmek için koleji bırakma kararı alarak iki işte birden çalışmaya başladı. Aynı dönemde sokak kavgalarındaki başarısını ringe taşıyabileceğini ve bokstan para kazanabileceğini düşünerek amatör boksa başladı. Bu dönemde sabahları 4.30-5.00 sularında kalkarak, yerel bir restoran zinciri için günlüğü 70 dolara şoförlük yapıyordu. Erken saatlerde bin kasa birayı kamyona yüklerken aynı zamanda sabah antrenmanını da yapmış oluyordu. İkinci iş olarak ise haftalık 400 dolara bir restoranın mutfağında çalışıyordu.

Kolejde basketbol oynayan Wilder, boksa televizyonda izlediği ünlü isimlerden aşinaydı. Mike Tyson’ın kötü çocuk imajı ve Evander Holyfield’ın gücüne hayran olmuştu. Yine de boks hakkında bilgisi izlediği maçlardan ibaretti. Boksa ciddi anlamda ilgi duyması, spor salonuna gitmesiyle başladı. Salonun atmosferi Wilder’ı etkisine aldı ve bir daha da bırakmadı.

“Spor salonuna girdiğimde doğru zamanda doğru yerde olduğumu fark ettim. Kum torbalarını, ağırlıkları, ip atlayan sporcuları gördükten sonra şükürler olsun burası benim yerim diye düşündüm.”

“Salon, ünlü bir boksör olmam ve kızımın tedavisini karşılayabilmem için son şanstı. Olimpiyat oyunlarını tamamen aklımdan çıkarmıştım. Antrenörüme, bana temel boks tekniklerini öğretmesini ve bir an önce profesyonel olmam gerektiğini söyledim.”

Wilder, sadece 20 amatör maç sonunda olimpiyat vizesini almayı başardı. 2008 Pekin Olimpiyat Oyunları’nda kazandığı bronz madalya ile Pekin’de madalya alan tek Amerikalı boksör oldu. Bronze Bomber, oyunların bitiminden sonra hayalini kurduğu profesyonelliğe adımını attı.

“Bir amaç uğruna dövüşen bir adamın yenilme ihtimali, sadece kendisi için dövüşen bir adama göre daha azdır.”

Wilder, amacı doğrultusunda emin adımlarla ilerlemekteydi. Hayali Dünya Ağır Sıklet Boks Şampiyonu olmaktı. En büyük tutkusu ise bu yolda en büyük destekçisi olan kızı oldu. Antrenmanlar yüzünden ayrı kalsalar da ailesinin kızlarını sevdiğini bilmesi çok önemli diye düşünüyordu. Bu düşüncesini kızına hissettirmek için günde en az dört defa ona “seni seviyorum” dedi.

Profesyonel olarak çıktığı ilk 32 maçın tamamını nakavt ile kazandı. Kızına verdiği sözü yerine getirmek için karşısında artık sadece bir engel kalmıştı. WBC Dünya Ağır Sıklet Şampiyonu Bermane Stiverne. Wilder, bu büyük maça çıkmaya hak kazansa da boks stilinin dağınık olması nedeniyle, hâlâ bir sokak dövüşçüsü gibi boks yaptığı eleştirilerine maruz kalmaktan kurtulamıyordu. “Boks yapamıyor” diye basın tarafından yapılan eleştiriler, Wilder’ın da kulağına geldi. Bu eleştiriler altında Stiverne ile 12 roundluk süren zorlu bir unvan maçı yaptı. 12. roundun sonunda gong sesi duyulduktan sonra Wilder köşesinde iplere tırmanarak bağırmaya başladı: “Kim Boks yapamıyor? Kim Boks yapamıyor?”

Yaklaşık on yıl aradan sonra Deontay Wilder Dünya Ağır Sıklet Boks Şampiyonluğu unvanını Amerika’ya getirmeyi başarmıştı. Daha da önemlisi ise Alabama’lı genç adam, kızına verdiği sözü tutmuştu. Sonunda kolej basketbolcusu ve kamyon şoförü Deontay Wilder, dünya şampiyonu olmuştu.

Deontay Wilder unvanı kazandıktan sonra 3 kez unvan koruma maçına çıktı. Üçünü de nakavt ile kazandı. Yine de eleştiriler bitmek bilmedi. Şampiyonun yeterince güçlü bir rakiple dövüşmediği ve daha da ileri gidilerek bir balon olduğu iddia edildi. Eric Molina, Duhaupas ve Szpilka maçları boks otoritelerini tatmin etmedi.  İnsanlar daha büyük bir dövüş istiyordu. Aranılan rakip Rusya’da bulundu. Eğer Wilder gerçek bir şampiyon olduğunu kanıtlamak istiyorsa kariyerinde sadece 1 yenilgisi olan WBC federasyonunun 1 numaralı ismi Alexander Povetkin’i mağlup etmeliydi.

Wilder, Rocky 4’ü baştan çekeceğim diyerek Rusya’da Povetkin ile karşılaşmayı kabul etti. Böylece kendisine balon diyenleri de susturacaktı fakat aksilikler bitmiyordu. Povetkin’in dopingli çıkması nedeniyle maç iptal edildi. Wilder da daha düşük profilli bir boksör olan Arreola ile dövüşerek yenilmezlik serisini 36’a maça çıkardı. Bu maçta eli kırıldığı için beklenen büyük maç yine ertelenecekti.

Deontay Wilder’ın sıradaki rakibi Gerald Washington oldu. İkili 25 Şubat’ta Alabama’da karşılaşacaklar. Dedikodular çoktan başladı. “Wilder bir balon.” “Hâlâ üst seviye bir boksör ile dövüşmedi.” “WBC Wilder’ı kolluyor.”

Deontay Wilder sakatlıktan sonra üst seviye bir maç yerine Gerald Washington’ı seçti. Ama kendi ifadesine göre bir sonraki rakibi unvan sahibi bir isim olacak. Bu isim yüksek ihtimalle WBO şampiyonu Yeni Zelandalı Joseph Parker ya da Kübalı Luis Ortiz olabilir. Ama boks dünyasının tatmin olması için akıllarda tek bir isim var: Anthony Joshua. Eğer Anthony Joshua, 29 Nisan’da Wembley’de Wladimir Klitschko’yu yenerse er ya da geç beklenen maç gerçekleşecek ve Wilder, Joshua’nın karşısına çıkacak. Bizler de o günü bekliyor olacağız.

İlginizi çekebilecek diğer içerikler

Sessizliği Kırmak

Sessizliği Kırmak

3 sene önce
Kazanmak

Kazanmak

4 sene önce
Dönemler Üstü

Dönemler Üstü

4 sene önce