26 Ocak 1884’te İrlanda ile İskoçya arasında Belfast’ta oynanan karşılaşma, sonuç ne olursa olsun futbol tarihine başlamadan geçmişti. Birleşik Krallık’a mensup dört ülkenin milli takımı, British Home Championship Turnuvası ile karşı karşıya gelecekti ve ilk maç da İrlanda ile İskoçya arasındaydı. Milli takımlar seviyesindeki ilk turnuva böylece kayıtlara geçiyordu. 1984 senesine kadar devam eden organizasyon, özellikle Ada futbolundaki rekabeti en yüksek seviyede tutma konusunda önemli bir role sahipti. İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda (ayrılana kadar İrlanda adıyla) 100 yıl boyunca ‘en büyüklerini’ bu yolla seçtiler. Hatta 1950 Dünya Kupası için eleme grubu maiyetinde oynanan turnuvada, İngiltere ve İskoçya, Brezilya biletini alan takımlar olmuşlardı.
Zaten British Home Championship, genel olarak İngiltere-İskoçya mücadelesinin saha içi mücadelesine ayna tuttu. Puan eşitliği durumunda ortak şampiyon çıkaran turnuvada İngiltere, 20’si ortak olmak üzere 54 şampiyonluk kazandı. İskoçya ise 41 zaferle (17’si ortak) tahmin edileceği üzere en yakın takipçisiydi ‘büyük ağabeyin’. İki ülke arasında, rekabetin tarihine geçen birçok maç 100 yıllık bu turnuvada oynandı. 1966 Dünya Kupası şampiyonu İngiltere’yi, 15 Nisan 1967’de yenerek British Home Championship’i kazanan İskoçya, taraftarlarının ‘Resmi Olmayan Dünya Şampiyonu’ sıfatına nail olmuştu. 1977’deki İngiltere zaferini ve şampiyonluğunu da Wembley’in çimlerine inerek kutlayan yine Tartan Army (İskoç taraftarlarının kendilerine verdikleri ad) üyeleri olacaktı. Turnuva için küçük ama futbol adına büyük adımlardan biri de yine İngiltere ile İskoçya’nın Wembley’deki bir randevusunda atılacaktı. Tarihler, 9 Nisan 1938’i gösterdiğinde, British Home Championship’in o seneki son maçında, kupayı garantileyen İngiltere, İskoçya’yı konuk ediyordu. Wembley’i dolduranlar maça hazırdı. Bir de televizyonun başındaki misafirler vardı…
British Broadcasting Corporation ya da birçoklarının bildiği isimle BBC, 1936’nın sonlarına doğru radyo yayınına, televizyon yayınını da eklemişti. Futbol adına ilk hamle, 1936-1937 sezonunda Arsenal ile Everton arasındaki maçın yayını oldu. Fakat bu yayın banttan gerçekleşmiş ve kısa süreli olmuştu. İlk canlı futbol yayını ise 16 Eylül 1937’de saat 15:40’ta gerçekleşti. Arsenal Menajeri George Allison, kameralar karşısına geçti ve takımını, izleyiciye tanıttı. Daha sonra futbolcular antrenmana başladı. 15 dakikalık bu yayın, rezerv takım ile as takımın kısa süreli maçıyla son buldu.
Arsenal futbolcuları, BBC kamerasını inceliyor.
9 Nisan 1938’de ise BBC’nin 90 dakikalık yayın için her şeyi hazırdı. Mikrofonun başında, yorumcu olarak Arsenal antrenörü George Allison, spiker olarak ise Thomas Woodrooffe yerlerini aldı ve maç başladı. İngilizlerin ilk süper yıldızı Stanley Matthews ve yaklaşık 20 sene sonra Liverpool efsanesi olmak için hamlesini yapacak İskoç William (Bill) Shankly, sahadaki isimlerden bazılarıydı. Karşılaşmayı, İskoçya 1-0 kazandı ve Kuzey İrlanda ile ikinciliği paylaştı. İngilizlerin TV başındaki ilk tecrübesi kötü sonuçlansa da kupayı kazanmışlardı.
BBC, canlı maç yayınında hızını kesmedi ve 21 gün sonra yine Wembley’de oynanan FA Cup Finali’ni de izleyiciyle buluşturdu. Preston North End ile Huddersfield Town arasında oynanan finalde, 21 gün önce ekrana çıkan altı futbolcu yer alıyordu. Anlatıcı konumunda ise yine Woodrooffe vardı. Normal süre, 0-0 sonuçlandı. Uzatmaların 118. dakikasına gelindiğinde, karşılaşmada aynı sıkıcılık devam ediyordu ki, Woodrooffe’un ağzında şu cümle çıktı: “Eğer şimdi bir gol olursa, şapkamı yiyeceğim.” İskoç Milli Takımı’nın forveti George Mutch, bunu duymuşçasına sahneye çıktı ve Preston’a kupayı getiren golü attı. Maçtan birkaç gün sonra Woodrooffe’un hediyesi hazırdı: Şapka şeklinde bir pasta. Sözünü tutması için gerekli şartlar oluşturulmuştu.