Başakşehir şampiyon olabilir mi? Şu anda Süper Lig’i takip edenler bu soruyu soruyor. Soruya olumlu anlamda cevap verenlerin en büyük dayanak noktası, İstanbul ekibinin sezonun ilk yarısını yenilgisiz lider tamamlaması oldu. Fakat bu başarıya rağmen, erken elde edilen koltuk şampiyonluk için yeterli olmayabilir. Ligin köklü ve başarılı dört takımı (Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor) dışında, sezonun yarısını lider olarak geçirebilenler şampiyonluğa ulaşamadı. Zaten o takımlardan çok fazla da yok; sadece 3 takım ve 4 sezon…
1969-70 Altay
Altay, 1969-70 sezonuna çok iyi başladı. Eylül ayında başlayan sezonun büyük bir kısmını yenilgisiz devam ettirdi. Şubat ayına kadar oynadığı 15 maçta 9 galibiyet ve 6 beraberlik elde etti. Rumen teknik adam Dumitru Teoderescu yönetimindeki takım sezonun ilk bölümünde kısır skorlarıyla dikkat çekse de sonuç almasını becerdi. O periyottaki 15 maçın sadece üçünde birden fazla gol atabildi. Şampiyonluk hedefleyen takımlarla başa baş oynadı. İzmir’de Fenerbahçe ile golsüz berabere kaldı. Maçın yıldızı Fenerbahçe kalecisi Ilie Datcu oldu. Beşiktaş’ı ise o zamanlar Küçük Mustafa diye anılan, Mustafa Denizli’nin golüyle yendi. İstanbul’da Necdet Tuna’nın attığı golle Galatasaray’ı devirdi. Her şey yolunda gidiyordu ama ilk yarının son haftalarında puan kayıpları başladı. Arka arkaya iki beraberliğin ardından Altay, takipçisi Fenerbahçe’ye yakalandı. Bir ayı aşan devre arası tatili öncesinde Altay ve Fenerbahçe sezonun ilk yarısını 24’er puanla bitirdiler.
Altay, sezonun dönüşünde ise aynı hızı yakalayamadı. Döner dönmez de ilk çelmeyi bir başka İzmir takımı Göztepe taktı. 1-0’lık mağlubiyetin ardından bu sefer de İstanbul’da Fenerbahçe Ion Nunweiller ve Ogün Altıparmak ile rakibini yıktı. Bu sonuçla lider Fenerbahçe, Altay ile arasındaki puan farkını 4’e çıkardı. Fakat Altay’a asır darbeyi bahar ayları vurdu. Gençlerbirliği Ankara’da 2-0 yendiğinde maçı çevirecek uzu bir süreye sahiplerdi ama Mustafa Denizli kırmızı kart görünce umutları sona erdi. Ertesi hafta Vefa ile ve sonrasında Mersin İdman Yurdu ile golsüz berabere kaldılar. Arkasından da İstanbulspor, Bursaspor ve Beşiktaş yenilgileri geldi. Bu altı maçlık serinin ardından Altay, lider Fenerbahçe’nin 7 puan gerisinde kalarak şampiyonluk yarışına havlu attı. Siyah-beyazlılar, heyecan dolu sezonuna bir Galatasaray galibiyeti daha eklese de puan kayıplarına son bölümde de devam etti ve ikinci sıradaki yerini dahi koruyamayarak 36 puanla üçüncü sırada noktayı koydu.
1992-93 Kocaelispor
Şimdilerde alt liglerde mücadele etmek zorunda kalan Kocaelispor, bir zamanlar Süper Lig’in yıldızıydı. 1990-91 sezonunda Süper Lig’e çıkmayı son dönemeçte kaçıran ama 1991-92 sezonunda şampiyonlukla telafi eden Körfez ekibi, 1992-93 sezonunda lige çıkar çıkmaz en üst ligin şampiyonluk yarışına ortak oldu ve lig tarihine unutulmayacak bir hikaye kattı.
Aslında o sezonun ilk haftasından bir şeyler belli olmuştu. Güvenç Kurtar’ın öğrencileri sezonun açılış haftasında Kayserispor’u Saffet Sancaklı (3), Bülent Uygun (2) ve Ergun Kula’nın (2) golleriyle 7-2 gibi farklı bir skorla devirdi. Kocaelispor ilk sekiz haftada sadece bir kez (Gaziantepspor) yenilirken, diğer 7 maçından da galibiyet çıkardı ve liderlik koltuğuna oturdu. Bakıköyspor’a 4, Konyaspor’a 5, Aydınspor’a 6 gol atan takım; hücum futboluyla durdurulması zor bir görüntü çiziyor ve göze de hoş geliyordu. Öyle ki; 6 gol attıkları Aydınspor maçında Aydınspor tribünleri “Şampiyon Kocaelispor” diye tezahüratta bulunmuştu.
Futbol kamuoyu bol gollü galibiyetlerin ardından Kocaelispor’un İstanbul takımları ile oynayacağı maçları bekledi. Güç tespiti gözüyle bakılan fikstürden yeşil-siyahlılar fena çıkmadı. Kasım ayında Fenerbahçe’yi 2-1 mağlup ederek kalitesini gösteren Körfez ekibi, ertesi hafta 10 kişi kalan Beşiktaş’a 4-1 yenilince duraklama dönemine girdi. Her şeye rağmen ilk yarının son haftasını Galatasaray ile 1-1 berabere kalarak bitiren Kocaelispor, ligin ilk yarısını da topladığı 33 puanla tepede noktaladı.
Kocaelispor’un liderlikten düşmesi ise 19. haftada oldu. Körfez ekibi, ligin şampiyonluk kovalamayan İstanbul takımı Sarıyer’e kendi sahasında 3-1 yenilince Süper Lig tarihinde eşine az rastlanır bir tablo ortaya çıktı. Fenerbahçe, Kocaelispor, Galatasaray ve Beşiktaş; sezonun son 11 haftasına 40’ar puanla girdi. Yani lig yeniden başlıyordu ve eğer böyle durumlarda geriden gelenler daha avantajlıysa, mental açıdan en sıkıntılı olan liderlikte düşen Kocaelispor’du.
Keza öyle de oldu. Arka arkaya alınan iki beraberlik (Konyaspor ve Ankaragücü) Kocaelispor’u yaraladı. Yine de ligin son virajında şanslar birbirine yakındı. Kocaelispor 25. hafta maçında Bursaspor’u 2-1 yenmişti. Puan durumunda ise Galatasaray (55), Kocaelispor (54), Beşiktaş (53), Trabzonspor (50) ve Fenerbahçe (49) sıralanıyordu.
Kocaelispor, 17 Nisan günü başlayacak zorlu bir fikstüre girecekti. Üç İstanbul takımı ile arka arkaya oynayacak, ilk rakip de Fenerbahçe olacaktı. Fakat o gün sadece ligin değil Türkiye’nin de kaderini değiştiren bir olay yaşandı. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın vefatı, başlamak üzere olan maçı erteletti. Lig mayıs ayının ilk haftasında yeniden başladı ama Kocaelispor zihnen ligi bitirmiş gibiydi. Ertelenen maçta Fenerbahçe’ye 4-0 yenildiler, Galatasaray ile golsüz berabere kaldılar, Beşiktaş’a da 2-0 mağlup oldular. Üç maçtan gol atamadan çıkan Kocaelispor, iki hafta kala 7 puan farkla geride kalınca yarışa havluyu atmış oldu. Kocaelispor sezonu 59 puanla 4. sırada tamamladı.
2007-2008 Sivasspor
1992-93 sezonunda ligin ilk yarısını lider bitiren Kocaelispor’un golcüsü Bülent Uygun, futbolculuğu bırakıp teknik direktör olunca da aynı heyecanı bir kez daha yaşadı. Uygun, Sivasspor’u çalıştırdığı dönemde iki sezon üstü üste ligin ilk yarısını lider geçti. Sivasspor o sezona ilginç bir giriş yaptı ve olaylı bir maçın ardından Trabzonspor’dan üç puan kaptı. Kıştan önce oynadığı maçlarda da istikrarlı bir şekilde puan toplamaya devam etti. İlk 9 hafta içinde sadece Fenerbahçe’ye yenildi ve 9. haftada ilk kez liderlik koltuğuna oturdu. Ama bu liderlik kısa sürdü. Ertesi hafta Konyaspor’a yenilince liderliği Galatasaray’a kaptırdı. Kırmızı-beyazlı takım uzun süre Galatasaray ile aynı puanda yarışa devam etti. Daha sonra da imdadına derbi yetişti. 15. haftada Kadıköy’de oynanan Fenerbahçe – Galatasaray maçı ev sahibinin 2-0’lık üstünlüğüyle sona erince, ertesi gün Denizlispor’u 2-0 yenen Sivasspor yeniden lider oldu. Galatasaray bu kaybı ertesi hafta Ali Sami Yen Stadı’nda telafi etti. Sivasspor’u son dakikalarda bulduğu iki golle mağlup eden Galatasaray, yeniden lider olsa da ilk yarının son haftasında Ankara deplasmanında OFTAŞ’a takıldı. Sivasspor ise yeni yıla OFTAŞ’ın ağabeyi Gençlerbirliği’ni Mehmet Yıldız’ın golleri ile 2-0 yenerek lider girdi.
17 hafta sonunda ligde çekişmeli bir puan tablosu vardı. Sivasspor ve Fenerbahçe 37’şer puanla zirvede, Galatasaray ise 36 puanla takipteydi.
Kış şartları tüm yurdu esir altına alırken Sivasspor; alışık olduğu hava koşullarını avantaja çevirdi. Ocak, şubat ve mart ayında oynadıkları maçlarda sadece bir kez (Fenerbahçe / 4-1) yenildiler. O maçın ardından da liderlik koltuğunu kaybettiler ama son haftalar kadar şampiyonluk yarışın içinde oldular.
32. haftada Galatasaray, Fenerbahçe’yi Nonda’nın golüyle 1-0 mağlup etti. Aynı hafta Sivasspor, Denizlispor’u 2-1 yendi. Galatasaray 73 puanla lider, Sivasspor ve Fenerbahçe ise 70 puanla takipteydi. 33. haftada ise düğüm çözülecek, Sivasspor Galatasaray’ı konuk edecekti. Süper Lig tarihinin unutulmaz maçlarından birine sahne olan 90 dakikada 8 gol atıldı. Sivasspor öne geçti, Galatasaray yakaladı, son 15 dakikaya 3-3’lük eşitlikle girildi. Fakat önce Arda Turan, ardında da Hakan Şükür’ün golleri şampiyonluğu Galatasaray’a bir adım daha yaklaştırdı. Sivasspor ise alkışlar eşliğinde bir sonraki sezonu bekledi.
2008-09 Sivasspor
Sivasspor, bir sonraki sezonu çok fazla beklemedi. Temmuz ayında Inter-Toto kupasıyla başlayan serüven yoğun bir dönemin habercisiydi. Fakat, kırmızı-beyazlı takım sezonun son ayı hariç her dönemine damga vurdu.
Galatasaray ile Fenerbahçe’nin sezon başında darbeler alması sürpriz bir puan durumuna sebep oldu. Ankaraspor, Sivasspor ve Trabzonspor gibi takımlar Beşiktaş ile beraber ligin üst sıralarında gezinmeye başladı. 15. haftada liderlik koltuğuna oturan Sivasspor 16. haftada da liderlik koltuğunda kalmıştı. O sezon devre arası tatili 16. hafta sonuna denk gelmiş ama bu Sivasspor’un hızını kesmemişti. ‘Yiğidolar’, 17. haftada da Galatasaray’ı 2-0 yenince sezonun yarısını zirvede geçirmiş oldu. Sivasspor uzun süre liderlik koltuğundan düşmedi. 29. hafta sonunda sadece üç yenilgi ile Beşiktaş’ın 1, Trabzonspor’un 7 puan önünde tepedeydi. 30. haftada ise işler ters gitmeye başladı. Önde deplasmanda Gaziantepspor’a 2-1 yenildiler. Fakat birkaç saat sonra Beşiktaş da İnönü Stadı’nda Fenerbahçe’ye 2-1 yenilince koltuk el değiştirmedi. Çekirge, 31. haftada sıçrayamadı. Küme düşme hattından uzaklaşmak isteyen İstanbul BB Spor, Sivasspor’u -2-1 yenince Beşiktaş’a liderlik koltuğu yolunu açmış oldu. 32 ve 33’te iki takım da hata yapmadı ama son haftada Denizlispor’u yenen Beşiktaş, şampiyon oldu. Son iki yılın yıldızı Sivasspor ise sezonu Ali Sami Yen Stadı’nda Galatasaray’a 2-1 yenilerek ikinci sırada noktaladı.