Bu yazının orijinali, 3 Mayıs tarihinde, Dan Barry imzasıyla New York Times‘ta yayımlanmıştır.
Koca adam, çıplak ayağının alt başlığını kazıdığı hastane yatağında yatıyor. Kafası kırmızı bir yastığa dayalı, sol şakağı içe göçük ve vücudunun sağ tarafı felçli. Koyu renk saçları ise kafasındaki yara izlerini gizlemeye yetecek kadar uzun.
Ara sıra çıkardığı sesler yalnızca eşi tarafından anlaşılabiliyor. Ancak, hâlâ bazı işaretler yapabildiği bir sol ele sahip. Parmakları ağır çekimde kıvrılıyor ve kapanıyor. Bu çok iyi bir selamlama.
Merhaba, Mago.
Bu adam, 34 yaşındaki Magomed Abdusalamov. Rus Tyson veya Mago olarak da biliniyor. İlk 18 profesyonel dövüşünde 4 kez nakavt 14 kez de teknik nakavta ulaşmış eski bir ağır sıklet boksör. Rauntlar arasında ayakta durmayı tercih eden bir boksörden bahsediyoruz. Zira oturmak, ona göre karşı tarafa güçsüz olduğunu gösteriyor.
Mago, kariyerinin ilk 18 maçı boyunca kaybetmemiş olabilir ama Madison Square Garden’daki büyük fırsatında, yani 19. mücadelesinde yenildi. Kasım 2013’te verdiği 19. karar, aynı zamanda son kararı oldu.
Şimdilerde Greenwich’in işçi sınıfı mahallelerinden birinde, ailesinin sadık bir arkadaştan ucuza kiraladığı mütevazı evin ufak yatak odasında kalıyor. Yatağındayken kullandığı hava basıncı makinesi, maçlarındaki umutlu kalabalık gibi uğulduyor.
Bugün de -kriz geçirip hastaneye yetişmek zorunda olduklarını saymazsak- diğerleri gibi. Gece boyunca her üç saatte bir, 28 yaşındaki eşi Bakanay, 190 cm boyunda ve 95 kilo olan bu bedeni döndürmek için uyanıyor. Bu işlem sürekli yapılmak zorunda. Zira kuyruk kemiğinin üzerinde açılan yatak yaraları daha önce neredeyse Mago’yu öldürüyordu.
Baka, bu işlemin ardından genç hasta bakıcının da yardımıyla kızlarının ikisini ilkokula yolluyor ve yürümeye yeni yeni başlayan üçüncü kızıyla güne devam ediyor. Evet, Mago ve Baka’nın tüm çocukları kız. Ancak günün birinde, bir de erkek evlat sahibi olmayı umuyorlar.
Mago’yu besleme şekilleri, temizleme yöntemleriyle aynı. Zira bu şekilde işler daha kolay yürüyor. Mago’nun kahvaltısı, havale geçirmeyi engelleyici hapların yanında servis ediliyor. Günün bu ilk öğünü için, Hershey’s’in çikolata şurubu damlatılmış yulaf ezmesini seviyor. Ancak, sadece kaşıkla beslenebilen Mago için yulaf ezmesi bile püre hâlde olmak zorunda.
Tıpkı bir bebek gibi, yemek yerken daha fazlasını istemek için ağzını açıyor. Ancak, felçli oluşu sebebiyle, yediği her şey onun için boğulma riski demek. İçtiği suyun, toz yemek koyulaştırıcı ile karıştırılması gerekiyor. Buna rağmen tıkanıyor ve çıkardığı ‘eh-eh-eh’ sesiyle boğazında kalan şeyleri öksürerek dışarı atmaya çalışıyor.
Mago, eskiden sadece su içiyordu. Bırakın alkolü, soda bile ona göre değildi. Cüret edebildiği takdirde belki bir yudum meyve suyu. Şimdiyse su bile ona ihanet ediyor.
Hasta bakıcının da yardımıyla Baka, Mago’nun vücudunu temizlemek için banyo lifi ve sabun kullanıyor. Saçları içinse şampuan. Eşinin ne kadar yakışıklı olduğu yönündeki düşüncesi hâlâ değişmiş değil. Bazı gecelerde Mago’nun yatak odasını terk ediyor ve eski videoları izliyor. Eşinin hayatla dolu sesini bir kez daha duymak için. Ağlıyor, gözyaşlarını siliyor ve tekrar mutlu numarası yapıyor. Mago asla onu mutsuz görmemeli.
Baka, bakım işini bitirdiğinde Mago sinekkaydı tıraşından, tırnakları kesilip törpülenmiş ayak parmaklarına kadar tertemiz gözüküyor. “İyi görünmesini istiyorum” diyor Baka.
Çift, Rusya’ya bağlı özerk cumhuriyet Dağıstan’ın başkenti Mahaçkale’de yapılan bir müslüman düğünü ile evlenmiş. Mago 23, Baka ise 18 yaşındayken boksa endeksli bir gelecekleri var. Bazen aşkla gölge boksu yapacaklar; Mago’nun Davut’u, Baka’nın Golyat’ına karşı. “Sen çok güçlüsün” diyecek Mago, çok sevdiği Baka’sına.
Babası bir gün Mago’ya, bir atlet ya da haydut olabileceğini söylemiş. Ancak, “Eğer haydutluğu seçersen seni öldürürüm” diye eklemeyi de unutmamış. Bu baba tavsiyesi, Mago’nun daha sonraları The Ventura County Reporter’a da söyleyeceği üzere, verilecek kararı oldukça kolaylaştırmış.
Mago; Moskova, Hollywood, Las Vegas ve Johnstown’da karşılaştığı vasat rakiplere karşı kazanmış. Yalnızca bir kere knock down olan isim, rakibinin bu hamlesi sonrasında incineceği yerde şaşırmış. Bir sonraki rauntta ise teknik nakavtla işi bitirmiş.
Bütün bu mücadeleler, Mago’ya göre Garden’da oynanacak o maçın yolunu yapıyordu. Ana maçın hemen öncesindeki karşılaşma… Mike Perez, Magomed Abdusalamov’a karşı. HBO’dan yayınlacak bir 10 raunt. Mago, bu maçta gelecek bir galibiyetin, karşılaşmayı nişanlısı Hayden Panettiere ile birlikte 4 bin 600 kişilik izleyici grubunun içerisinde takip eden ağır sıklet şampiyonu Wladimir Klitschko ile karşılaşma yolunu açacağına inanıyor.
Kahramanımız maça kırmızı-siyah şortu ve yeşil dişlikleriyle başlıyor. Ancak henüz ilk rauntta sol yanağına aldığı sert darbe onu şöyle bir sarsıyor. Raundun sona erdiğini haber veren zille birlikte köşesine dönüyor ve bu sefer oturuyor. Rusça, “Sanırım kırıldı” diye tekrarlıyor birkaç kez.
Belki bu noktada, herhangi biri -hakem, ring kenarındaki doktorlar, kendi ekibi- maçı temel bir ilke doğrultusunda durdurmalıydı: Çok erken yenen bir yumruk, çok geç yenen bir taneden daha iyidir. Ancak maç durmadı ve darbelerin kanlı ticareti devam etti. Yedinci, sekizinci, dokuzuncu… Ta ki Mago’nun eli ve göz çukuru kemiği kırılana ve yüzü şekil değiştirene kadar.
Maç sırasında, Mago’nun Miami’deki evinde Baka kendini yayını izlemeye zorluyordu. Eşinin şiş gözlerine baktığında bazı şeylerin bittiğini anlamıştı.
Final raundunun ardından Perez dövmeli kollarını zafer için kaldırırken, Mago sis içerisinde bir gezintiye çıkıyordu. 40 bin dolar ödülün peşine düştüğü gecede yaklaşık 40 dakikada tam 312 yumruk yemişti.
Soyunma odasında doktorlar, Mago’nun sol gözü üzerindeki yarayı dikiyor ve Rus boksörün bilincini kontrol ediyordu. Sonuç iyi değildi. Her dövüşte bekleyen ambulans, yetkililer tarafından o gün çağrılmamıştı.
Garden’ı terk edişinden itibaren, kan Mago’nun kafatası boşluğuna hücum etti. Antrenörü St Luke’s-Roosevelt Hastanesi’ne gitmek üzere bir taksi çevirirken, Mago kusmakla meşguldü. Hastaneye vardıklarında, doktorlar onu bilinçli bir şekilde komaya soktu ve sıvı birikimi ile şişmeleri azaltmak için kafatasından bir parçayı aldı.
Ardından ise felç geldi.
Şimdi öğle yemeği ve püre haline getirilmiş biftek ile patatesin zamanı. Aynı şekilde soruların da.
Mago ve Baka ödemek durumunda oldukları 2 milyon dolarlık sağlık faturalarını nasıl karşılayacak? Arkadaşları, kaldıkları evi ellerinden alırsa ne olacak? O maçta ring kenarındaki beş doktora, hakeme ve New York Eyaleti’nin boks müfettişine açtıkları davaları kazanabilecekler mi? Mago’nun geleceği ne durumda?
Ve tüm bunlardan daha kuvvetli bir şekilde: Bu kadar mı?
Bir peçete Mago’nun göğsünde duruyor. Başka bir kaşık dolusu püre ona yaklaşıyor, Mago ağzını açıyor, yarı çiğniyor, tıkanıyor ve boğazı temizlenene kadar öksürüyor. Bazen hüzünlü bir hâle bürünüyor ancak böyle durumlarda Baka’da korkudan eser yok. O her zaman eşi için umutlu.
Bazı günler Mago, fizik tedavi veya konuşma çalışması yapmaya götürülüyor. Bugün iki masaj terapisti, onun yarı-hamur kıvamına gelmiş bedenine masaj yapmaya geldi. Adeta bokstaki yetenekli köşe adamları gibi.
Kısa süre içinde Mago şekerleme yapacak. Ardından ise 2, 6 ve 9 yaşlarındaki üç kızı, günlerini anlatmak için ona doğru hücum edecek. En büyük kızı, Mago’nun şampiyonluk kemerini, gururla geçireceği bir ‘göster ve anlat’ seansı için okula taşıyalı çok olmadı. Sınıf arkadaşları kemerin ağırlığı karşısında hayrete düşmüştü.
Günün kalanında, uyku saati gelene dek, biraz daha püre hâlde yemek, biraz daha toz şekline getirilmiş ilaç, biraz daha öksürük ve biraz daha Mago’nun eşinden gelecek şefkat dolu ilgi olacak. Şimdi ise veda zamanı.
Güle güle Mago.
Mago gülümsüyor, sağlam olan tek elini kaldırıyor ve yumruk yapıyor.
Çeviri: Emre Gürkaynak