Slaven Bilic’in çalıştırdığı West Ham United, bu sezon Premier Lig’de aldığı sürpriz sonuçlarla dikkat çekiyor. Londra ekibi, ligin ‘büyük’ takımlarına adata kafa tuttu. Emirates’te Arsenal’i, Anfield’da Liverpool’u, Etihad’da Manchester City’i devirdi. Ve son olarak kendi seyircisi önünde unutulmaz bir galibiyet elde etti. West Ham, Jose Mourinho’nun Chelsea’sini 2-1 yenerek yükselişini sürdürdü.
Bu galibiyetin Slaven Bilic için farklı bir anlamı var. Aynı zamanda West Ham United’ın eski bir futbolcusu da olan Hırvat teknik adam, önümüzdeki sezon geçecekleri yeni stadyumun öncesinde iç sahada alınacak galibiyetlere ve Upton Park’ta yaşanacak güzel anılara büyük önem veriyor. Bilic, Socrates’in 7. sayısında Sine Büyüka’ya verdiği röportajda bu konuya değinmişti.
Stadyumdan bahsettin… West Ham seneye maçlarını Londra’daki Olimpiyat Stadı’nda oynayacak. Bu hava değişimi konusunda beklentilerin nedir?
Kulüp ileriye doğru hareket içerisinde. Futbol 11 adamın sahada birbirine karşı oynadığı bir oyundan çok daha fazlasına dönüşmeye başladı. Bu yeni düzende, böyle stadyum ve arenalara ihtiyacınız var. Türkiye’de kapasitesi ortalama 16-20 bin kişi olan stadyumlar var ama Galatasaray, Fenerbahçe ve Kayserispor’un bu konuda ne kadar avantajlı olduğunu gördük. Beşiktaş da aynısını yapıyor, bu artık bir ihtiyaç. Biz de yeni ve büyük, olimpik bir stadyuma geçeceğiz. Bizim stadyumumuz gibi olacak ama sonuçta kiralık… Upton Park’taki son sezonumuz ve bu durum hepimize özel hisler aşılıyor. Bir açıdan bakınca, West Ham taraftarı buraya gelmeyi özleyecektir. Eski stadyum, çevresindeki eski pub’lar… Çünkü olay sadece maçtan ibaret değil, maç günleri de artık başlı başına bir etkinlik. Ancak dedim ya; kulüp ilerlemek istiyor ve başka seçenek yok. Bazen bu büyük arenalarda o ‘ev’ avantajını kaybedebiliyorsunuz çünkü sahibine o hissi veren eski tip stadyumlar gibi olmuyorlar. Bunu Galatasaray da yaşadı. Ali Sami Yen Stadı çok daha ‘düşmanca’ bir atmosfere sahipti. Bunu yanlış anlamayın çünkü olumlu bir durum. Schalke ve Arsenal’e de bakın; deplasman takımı Emirates’e çıktığında karşısında kırmızılar içinde 60-70 bin kişi buluyor ama Highbury’deki bambaşka bir kalabalık ve atmosferdi.
Anladığım kadarıyla, Boleyn Ground’a veda ederken alınacak güzel sonuçların ayrı bir önemi var gibi…
Kesinlikle ancak önümüzdeki yıl burada kalacak olsak da beklentiler aynı olacaktı. Başarılı olma baskısı hep var. Seneye doldurmamız gereken 54 bin kişilik bir stadyum olacak. Şu an iyi gidiyoruz ama çok daha fazla kombine satmamız gerekecek. Başarılı olmamız çok önemli ki yeni stadyuma gelecek insanlara daha iyi bir takım olduğumuzu gösterebilelim. Bu tabii bir senede olmaz. Yeni bir stadyum yapmak, sizi bir anda daha iyi bir kulüp haline getirmez. Manchester City veya Chelsea olmak kolay değil. Manchester City bile İngiltere’de büyük olmayı başardı ama görüyorsunuz, Avrupa ölçeğinde sadece para yeterli olmuyor. Para elbette size yardımcı olur, o olmadan şansınız yok. Ama parayla, ihtiyacınız olan zamanı satın alamıyorsunuz.
Socrates’in tüm sayılarını internet üzerinden temin edebilirsiniz.