Arjantin Ligi bu sezon 30 takımla oynuyor. Daha önce daha takım sayısı normalken bile Buenos Aires hâkimiyeti ligde kendini gösteriyordu. Durum böyle olunca neredeyse her hafta bir derbi maçla karşılaşmak mümkündü. Yeni düzenleme derbi sayısını da arttırdı. Bu hafta ise iki önemli maça sahne oldu ve Boca Juniors ile Independiente zafere ulaştı.
İlk olarak Independiente, 5 puan farkla önünde olan Racing’i konuk etti. Beklenenden de rahat kazandı. 3-0 sona erdi maç. Bunda Racing’in son bir saati 10 kişi oynamasının da payı vardı. Maçın kopması da son 10 dakikaya denk geldi. Fakat yine de Racing de rakibine herhangi bir tehdit unsuru oluşturamadı.
Bu maçın coşkusu çok kısa sürdü,çünkü ertesi gün şehirde Superclasico oynandı. Bütün dünyanın gözü buraya çevrildi. Avrupa için ters bir saatti ama Inter-Milan derbisinin ardından futbola devam etmek isteyenler bulunmaz bir fırsattı. Karşılaşma son zamanlarda olduğu gibi yine Youtube üzerinden yayınlandı. İspanyolca konuşan spikerler ve yan tarafta akan forum eşliğinde bir River Plate – Boca Juniors maçı izlendi.
Karşılaşma son dönemde derbilerde olduğu gibi az gollü sonuçlandı. 90 dakikaya bir gol sığdı. Fakat son yıllardaki benzerlerinden ayrılan bir tempoya sahipti. Özellikle ilk yarı oldukça hızlıydı ve bu açıdan Premier Lig’i anımsattı. Öte yandan derbinin ruhuna da uygun bir şekilde sertlik hakimdi. İki takım da maç boyunca 20’şer faul yaptı. Yani ortalama iki dakikada bir faul düdüğü çaldı. Bazı pozisyonlarda topla alakası olmayan oyuncuların bile birbirleriyle çarpıştığını gördük. Hızlı tempo hafif bir kaos da yarattı. Topun peşinde hareketlenen 6-7 futbolcu, yere düşen futbolcular… Ragbi esintileri taşıyan bir futbol maçı. Derbiye de bu yakışırdı.
Henüz 20. saniyede Fernando Gago’nun sakatlanmasından belliydi. Gago, herhangi bir darbe almadan, topun peşinden koşarken kendini yerde buldu ve sedyeyle oyundan çıktı. ‘Lady Gago’ lakablı oyuncu için oldukça dramatik bir andı. Her zaman fiziksel özelliklerinin altında kalan, ama Arjantin’e geri döndükten sonra yeniden kendini bulan orta saha oyuncusunun böyle bir pozisyonda sakatlanması, yeniden alay konusu olmasına neden oldu. Neyse ki kazanan Gago’nun takımı Boca oldu da River taraftarları Gago’ya fazla sataşamadı.
Öte yandan maçın şiirsel boyutu da bu sayede oluştu. Gago, oyundan çıkınca görev sırası kulübede oturan Nicolas Lodeiro’ya geldi. 4. dakikada oyuna giren Lodeiro, sahaya adım attıktan 15 dakika sonra günün kahramanı oldu. 19. dakikanın başında River gol arıyordu, fakat pozisyonun gelişimi Boca kontra atağına dönüştü. Kaleci Barovero ‘dan dönen topu Lodeiro sert bir vuruşla tamamladı. Çığlık çığlığa gol anonsu yapan Arjantinli spikerden dolayı pek anlaşılamadı ama ertesi gün Boca Juniors’un resmi Youtube hesabından yayınlanan videoda o anın sessizliği daha çok belli oldu.
Deplasman takımının golünden sonra stadyumda oluşan sinir bozan sessizlik… Lodeiro’nun golden sonra elini kulağına götürmesi boşuna değil.
Bu arada videoda Tevez’i çok fazla görüyoruz. Nedensiz değil, Carlitos eve döndükten sonra ilk derbisine çıktı. Seneler sonra ilk defa. Ve kazandı da..
River Plate, savunmasını güçlü kılarak Libertadores şampiyonu oldu. Fakat savunmanın önemli ismi Funes Mori’nin Everton’a transfer olması, savunma zaaflarını ortaya çıkardı. 1-0’dan sonra Palacios, daha düzgün bir pas verebilseydi farkı yükseltebilirlerdi. İşin diğer boyutu, River Plate ve Marcelo Gallardo; 1-0 geriye düştükten sonra maçı çevirebilecek bir plan oluşturamadı. Önce Lucho Gonzalez oyuna girdi, sonra Kasımpaşa’dan tanıdığımız Tabare Viudez. Yine de çözüm üretilemedi.
Maç 1-0 sona erince Boca yeniden lider oldu. Hem deplasmanda derbi kazanıyorsunuz, hem de ligin lideri oluyorsunuz. Maç sonunda oyuncuların bir araya gelip saha ortasında, binlerce rakip taraftarın önünde tezahürat yapmalarına şaşırmıyoruz. Üstelik ezeli rakibinizin bir ay önce kıtanın en büyüğü olmasını da ekleyince ortaya muhteşem bir tablo çıkıyor. Boca için tarihin en önemli derbi galibiyetlerinden biri olabilir. Liderliği korurlarsa şampiyonluk da çok değerli olacak.