Liverpool ile özdeşleşen Dirk Kuyt bir haziran günü aniden Fenerbahçe ile sözleşme imzaladı. Ne düzeyde verim sağlayacağı belli değildi ama terinin son damlasını sahaya akıtacağına kesin gözüyle bakılıyordu. Öyle de oldu. Üç sene boyunca profesyonellik dersi verdi. Akıllarda kalacak örnek bir karakter Süper Lig’de oynadı. Kuyt ile geçen üç seneden geriye kalanları hatırlamakta fayda var…
1 milyon Euro’luk yıldız
Süper Lig, her zaman dünyaca ünlü yıldız futbolcuları transfer etmeyi başarmıştır. Bazen büyük meblağlar ödenmiş, bazen de yakalanan fırsatlar değerlendirilmiş ve bonservis bedeli ödenmeden işlem tamamlanmıştır. Kuyt’ın gelişi bunlardan farklıydı. Uğruna bir bonservis bedeli ödendi ama sadece 1 milyon avro… Tabata örneğinden sıkılanlar için değişik örnekler verelim; Galatasaray Bogdan Stancu için 5 milyon avro, Fenerbahçe ise Dia için 6 milyon Euro’nun üzerinde bir bedel ödemişti.
Kuyt, Kayt, Kuit…
Hollandalılar biraz şanssız. Kelimelerini, isimlerini telaffuz etmek zor değil ama dünyanın geri kalanı buna pek çaba göstermiyor. Almanca gibi okuyanlar da var İngilizce gibi okuyanlar da… Van Basten, Gullit, Edgar Davids, Van Der Sar kuşağı biraz daha şanslıydı ama yeni dönem biraz sıkıntılı. Van Pörsi, Şınayder derken karşımıza büyük bir sorun çıktı! Dirk Kuyt’ın adı nasıl okunacak? Kuyt sezonun ilk transferlerinden biriydi ve ilk maça kadar oldukça uzun bir süre vardı. O yaz günleri için bundan daha iyi bir meşgale bulunamazdı. Türkiye, uzun tartışmalar sonunda kararını verdi. Tam olarak nasıl sonuçlandı emin değiliz ama ‘Dörk Kayt’ üç sezon boyunca spikerlerin gol anonslarında yer aldı.
O ilk maç
Kuyt, uzaktan izleyenler için; heyecanlı, tutkulu ama saha içinde rakiplerine karşı saygılı tutum sergileyen bir futbolcuydu. Türkiye’deki ilk maçı ise Galatasaray ile oynanan Süper Kupa finali oldu. Daha ilk günden gerçek bir cehenneme düşmüştü ama buna adapte olması zor olmadı. Doğru veya yanlış; maç içinde bütün gerginliklerde; ya olayın içinde ya da olay yerinde Kuyt’ı görmek mümkündü. Attığı golden sonra Engin Baytar’a topu vermesi son nokta oldu. Fenerbahçeli taraftarlar, Hollandalı ile ilk güçlü bağlarını orada kurdu!
‘Bu adam ne oynuyor şimdi?’
Televizyon izleyicisinin işi biraz zor. Tribündeki adam gibi sahaya hakim olamıyor. Hele bir de karşısına Kuyt gibi oyuncular çıkınca, çözmesi daha da zor oluyor. Çünkü adam her yerde oynuyor! O sahanın her yerinde. Her oyuncu değişikliğinde onun da yeri değişebilir. Her maça bir öncekinden farklı yerde de başlayabilir. Onun için sağ açık diyenler var. Sağ forvet de olabilir. Belki sadece forvettir. Yeni dönemde futbolun sınırları değişince iş biraz daha zora biniyor. Üstelik Kuyt tam takımdaki yerini bulmaya çalışırken, Alex de Souza Fenerbahçe’den ayrıldı. Takımın sistemi baştan aşağı değişti. Hatta üstüne devre arasında Emre Belözoğlu bir daha transfer edildi. Böyle zamanlarda Kuyt gibi isimler önem kazanıyor. Joker kimliği Aykut Kocaman’ın yarı final yürüyüşünü kolaylaştıran isim oldu. Fakat, gerçekten, aradan üç sene geçmişken; Kuyt tam olarak hangi bölgenin adamı?
Bir kenara gel be kardeşim!
Dirk Kuyt, Fenerbahçe’ye imza attığında 31 yaşındaydı. Türkiye için kötü bir zamanlama! Artık 30’lu yaşların üstündeydi. ‘Yaşlı futbolcu’ Süper Lig gibi yüksek tempolu (!) bir ligde zorlanabilirdi. Kuyt, o sezon lig ve Avrupa’da toplam 49 maça çıktı. Zaten Fenerbahçe’nin en çok maç yaptığı sezonlardan biriydi. Kuyt bu 49 maçın 45’ine ilk 11’de başladı. Ve bu 45 maçta sadece 5 defa oyundan alındı. Bu sayı her geçen sezon biraz daha yükseldi ama Kuyt da zaten artık 34 yaşındaydı!
Bir sezonda 7 gol
Fenerbahçe, Avrupa’da en başarılı sezonlarından birini Kuyt ile yaşadı. UEFA Avrupa Ligi’nde yarı finale kadar yükselen sarı-lacivertliler, o sezon Avrupa arenasında 18 maç yaptı. Kuyt, bu maçlarda 7 gol kaydetti. Fenerbahçe tarihinde, Avrupa kupalarında bir sezonda en çok gol atan futbolcu oldu. Fenerbahçe, diğer iki sezonda Avrupa’da yer alsaydı belki de Kuyt toplamda 15 gol atan Alex’i de geride bırakacaktı.
Dramatik yarı final
Fenerbahçe’nin unutulmaz Avrupa macerası Portekiz’de sona erdi. O sezon Avrupa Ligi finali Amsterdam’da oynanacaktı ve bu yüzden Hollandalı oyuncunun motivasyonu takım arkadaşlarına göre daha yüksekti. Fenerbahçe, ilk maçta Benfica karşısında adeta tek kale oynamış ama sadece 1-0’lık avantaj elde etmişti. Portekiz’de ise Benfica öne geçti. Fenerbahçe beraberliği bir penaltı golüyle sağladı. Sarı-lacivertliler ilk maçta da penaltı kazanmış, ama Baroni direğe nişanlamıştı. Bu sefer sorumluluk alan Kuyt oldu. Binlerce kişinin önünde, hatta Benfica stoperi Luizao’nun çığlıkları arasında topu ağlara yolladı. Yetti mi? Yetmedi. Fenerbahçe elendi. Ama zaten Kuyt’ın Türkiye günlerinin tamamen mutluluk üzerine kurulacağını kimse vaat etmemişti.
Şampiyonluk dansı
Dirk Kuyt, Fenerbahçe ile 3 farklı kupa kazandı. Türkiye Kupası, Süper Lig ve Süper Kupa. Muhakkak en önemlisi Süper Lig şampiyonluğuydu. Şampiyonluk nisan ayı sona ermeden kesinleşti ve kutlamalar haftalar boyunca sürdü. Bir mekanda yapılan kutlamada Kuyt ile Ersun Yanal’ın Daft Punk’ın Get Lucky şarkısı eşliğindeki dansları, kutlamaların en unutulmaz anlarını oluşturdu.
https://www.youtube.com/watch?v=gWrFYsA5SUE
Kuyt ile Ersun Yanal arasındaki ilişki de ilginçti. Eski Liverpool oyuncusu, Yanal’ı Rafael Benitez’e benzetirken, Yanal da her fırsatta Kuyt’ı övmeyi ihmal etmedi. Fakat tecrübeli teknik adamın Fenerbahçe’den ayrılığı sonrası bazı haberler çıktı. Kuyt’ın ayrılıktan duyduğu memnuniyeti Aziz Yıldırım’a iletmesi kısa bir süre sonra Kuyt tarafından şu cümlerle yalanlandı:
Herkes biliyor ki, yaşananlara da bakıldığında bazı işler yolunda gitmiyordu. İşte kararların şimdi verilmesi de aslında iyi oldu çünkü lig başladıktan 3-4 hafta sonra bu tip olaylar medyana gelmiş olsaydı, takım ve camia için daha olumsuz etkileri olabilirdi
Fenerbahçe’de herkesin kafasının karıştığı bir dönemdi…
Caner Koca
Ne olursa olsun böyle isimlerin son maçları tarihe bir parantez açar. O parantezin nasıl dolduğunu görmek için birkaç senenin geçmesi beklenir. Yıldız bir ismin yerine oyuna girmek, yeni başlayan bir kariyer için hem fazladan sorumluluk yükler hem de şiirsel bir anlatım katar. Kuyt, Fenerbahçe’ye Kasımpaşa maçında oyundan alınarak, alkışlar eşliğinde veda etti. Yerine giren 19 yaşındaki Caner Koca, Fenerbahçe formasını Süper Lig’de ilk kez giydi. Bir 5 sene sonra Caner’in hikayesini buradan başlatmak mümkün olabilir.
