Türk boks tarihinde Cemal Kamacı’nın Ali Sami Yen’deki Avrupa Şampiyonluğu ve Garbis Zakaryan’ın Spor Sergi Sarayı’nda yaptığı maçlar kilometre taşlarıydı. Sinan Şamil Sam’ın Oleg Maskaev ve Oliver McCall, Selçuk Aydın’ın Robert Guerrero maçları da kendi dönemlerinde prestij açısından çok büyük karşılaşmalardı. Avni Yıldırım’ın Chris Eubank Jr. maçını bu maçlardan daha özel kılan sebep ise hem ortadaki IBO kemeri hem de rakibinin popülaritesi ve bu maçtaki performansına bağlı olarak Yıldırım’a açılacak kapılar. Neden mi? Biraz geriye gidelim.
Rakip Chris Eubank Jr. güzel, şık bir evde büyüdü. Babası eski dünya orta sıklet ve süper orta sıklet şampiyonuydu. Baba Chris Eubank Sr. vasat bir okul olan Peckham orta okulundan kötü davranışları yüzünden bir akademik yılda tam 18 kez uzaklaştırma alırken oğul Chris Eubank Jr. hayli prestijli Brighton Koleji’nde öğrenim gördü. Bir çocuğun sahip olabileceği her şeyi vardı. Okulda kanat oyuncusu olarak rugby oynadı; yüzme, badminton gibi sporlar yaptı. Tüm olanaklarına rağmen bu refah içerisindeki hayat Eubank Jr.’ı tatmin etmedi. Tutkusu bambaşka bir yerdeydi.
Genç adamın içindeki şeytani dürtü onu sokaklara çekti. “Dövüşmeli ve kendisini diğer insanlar karşısında test etmeliydi”. Bu düşüncelerle sokaklarda dolaşırken kendisine bir çete buldu. Bu çete ile birlikte illegal dövüşler yaptı. Bu dövüşlerden birisi arkadaşları tarafından videoya çekildi ve internete koyuldu. Chris Eubank Jr. bahsi geçen videoda yeraltı otoparkında birini fena halde hırpalıyordu. Chris’in dediğine göre bu kavga, yaptığı diğer şeylerin yanında oldukça masumdu. Şöyle anlatıyor: “Boks olmasaydı bambaşka bir yerde olurdum. Sürekli olarak tehlikenin içine çekiliyordum. Agresifliğimi ve enerjimi boksa kanalize ederek bu süreçten kendimi çıkardım. İki saat salonda boks antrenmanı yaptıktan sonra dışarı çıkıp takılacak ve başınızı belaya sokacak bir hâliniz kalmıyor. Boks benim için büyük bir şanstı.”
Oğul Eubank’in boksa ilgisi 8 yaşından itibaren başlamıştı. 15 yaşına kadar babası oğlunu bokstan uzak tuttu. Sonrasında Eubank Jr. 16 yaşında Las Vegas’a gitti. Dört yıl burada Mike “BodySnatcher” McCallum’un gözetiminde çalıştı. Floyd Mayweather Sr. ile antrenmanlar yaptı. Bu süre zarfında babasından tamamen farklı bir stile kavuştu. Bu; daha hızlı, daha temiz ve kitaba uygun dövüşen, daha çok Sugar Ray Robinson’ı andıran bir stildi. Onun babasından farklı olması gerekiyordu çünkü insanlar bu aykırı çocuğun ringde oluşunu babasının mirası olarak yorumluyordu. Bu eleştirilere Eubank Jr. kendi tarzında cevap veriyordu. “İsminizin bir önemi yok. Eğer dövüşmeyi bilmiyorsanız adınız Muhammed Bruce Lee Ali de olsa benim kazandığım maçları kaybedersiniz ve benim kazandığım unvanların sahibi olamazsınız.”
İngiliz sporcu hem boks stiliyle hem de şahsiyetiyle ya çok seviliyor ya da nefret ediliyor. Ringde atletik hareketleri ve çeşitli kombinasyonlarıyla bir anda sizi kendine hayran bırakabiliyor. Siz ona hayranlığınızı ifade edecekken küstahça bir hareketle aynı anda sizi kendisinden nefret ettirebiliyor. Bugüne dek profesyonel kariyerinde 26 maça çıktı. Tek yenilgisini WBO orta sıklet unvan maçında Billy Joe Saunders’tan aldı. Son olarak eski dünya şampiyonu Arthur Abraham’la karşılaştı. Bu karşılaşmadan önce WBSS (World Boxing Super Series) Ali Trophy’e katılma kararı almıştı. Abraham maçı da bu turnuvanın bir ön elemesi olarak kabul edildi. Süper orta ve yarı ağır sıklette düzenlenen turnuvanın formatı gereği seribaşı olarak belirlenen isimler diğer dört boksör arasından kendilerine rakip seçtiler. Eubank Jr. Abraham maçına hazırlandığı için babası onun yerine galaya katıldı ve rakip olarak Avni Yıldırım’ı seçti. Baba Eubank’in dediğine göre Avni baskı yapan güçlü bir boksördü ve bu tarzıyla Abraham’a benziyordu. Bu nedenle Avni’yi tercih etmişlerdi. Eubank Jr. Avni Yıldırım ile karşılaşmadan önce Las Vegas’a gitti ve Floyd Mayweather’ın salonunda çalıştı. Maçın Stuttgart’ta olmasının öneminin olmadığını ve her yerde galip gelebileceğini söyledi.
Avni Yıldırım, İngiltere gibi profesyonel boksun popüler olduğu bir ülkede doğmadı. Eubank’in büyüdüğü lüks evlerden birisinde büyümedi. 16 yaşında babası onu Las Vegas’a eski dünya şampiyonlarının yanına boks eğitimi alması için yollamadı. Yıldırım, Sivaslı bir ailenin çocuğu olarak İstanbul’da doğdu. Orta sınıf bir ailede mütevazı bir evde büyüdü. Devlet okuluna gitti. Milli Takım için mücadele etti. Ülkesine madalyalar kazandırdı. Profesyonel kariyeri için kariyerini riske attı. Tırnaklarıyla kazıyarak boksun zirvesine ulaştı. Aslında Avni’nin okul hayatı fena gitmiyordu. Kamu Yönetimi okuyup kaymakam olma hayali vardı. Boksla tanıştıktan sonra hayalleri değişti. Amatör olarak Fenerbahçe’de boks yaptı ve milli takıma seçildi. Akdeniz Olimpiyatları’nda Türkiye adına dövüştü. Hak ettiği hâlde olimpiyatlara götürülmeyişi kariyeri açısından dönüm noktası oldu. Amatör kariyerini bir kenara bırakarak Türkiye şartlarına göre genç bir yaşta profesyonel olma kararı aldı. Profesyonelde kendini gösterebilmek için Adem hocasıyla sonu gözükmeyen bir tünele, dipsiz bir kuyuya girdiler. Bir süre maç yapma imkânı dahi bulamadı, zor zamanlar geçirdi. Ailesi ile problemler yaşadı ama çalışmayı hiç bırakmadı.
Türkiye’de profesyonel boks yapmak çölde yüzme kursu açmak gibiydi. Büyük maçlara çıkabilmek, kariyer yapabilmek için daha önce Sinan Şamil Sam ve Selçuk Aydın’ın da menajerliğini yapan Ahmet Öner’i ikna etmeye çalıştı. Las Vegas’ta maçlara çıkmak istiyordu. İlk profesyonel maçına 2014’te Tekirdağ’da Kübalı ağırsıklet Odlanier Solis’in undercard’ı olarak çıktı. 23 yaşındaydı ve önünde uzun bir yol vardı. Adana’da yaptığı maçta kendisini göstererek Ahmet Öner ile çalışmaya başlayınca kariyer basamaklarını da hızlı tırmandı. 2015’te Miami’de eski dünya şampiyonlarından Glen Johnson ile dövüştü ve rakibini puanla mağlup etmeyi başardı. 2016’da Jackson Junior maçından sonra sıklet düşerek süper orta sıklette dövüşmeye başladı. Hyppolitte galibiyeti ile WBC’de dünya sıralamasında ikinci sıraya kadar yükseldi. Bu başarısıyla WBC’de süper orta sıklet kemerinin zorunlu rakibi oldu.
Şampiyon Badou Jack’in bir üst sıklete çıkmasından sonra Anthony Dirrell ve Callum Smith boşta kalan kemer için şampiyonluk maçına çıkacak isimler olarak belirlendi. Kazanan unvanını Avni Yıldırım’a karşı savunacaktı. Ama Dirrell tarafı sürekli olarak sorun çıkarıyordu. Maç yılan hikayesine döndü. Bu süre zarfında Avni Yıldırım tecrübeli Marco Periban ile Meksika’da karşılaşmayı kabul etti. Hayli riskli bir maçtı. Avni Yıldırım, Meksika’da kariyerinin en zorlu maçlarından birisine çıktı ve puanla kazanmasını bildi. Deplasmanda aldığı bu önemli galibiyetle kendisini boks dünyasına iyiden iyiye kanıtlamıştı. Press boks yapıyor, nakavta gitmek istiyor ve seyirciyi heyecanlandırıyordu. Meksika zaferiyle boks dünyasında adeta büyük şehre gelen yeni bir kabadayı gibi nam salmıştı.
Avni’nin yükselişi devam ederken kulislerde yeni bir boks turnuvasının düzenleneceği konuşuluyordu. İki sıklette 16 boksör eleme usulü karşılaşacak, kazanan Muhammed Ali Kupası’nın sahibi olacaktı. Toplam ödül 50 milyon dolar olarak belirlendi. Callum Smith, George Groves, Eubank Jr gibi önemli isimler bu turnuvada yer alacaklarını açıkladılar. Bu, Avni Yıldırım için bulunmaz bir fırsattı. Groves’un WBA kemeri, WBC’nin elmas kemeri de bu turnuvaya dahil edilmişti. Ahmet Öner ve Avni profesyonel bir karar vererek turnuvaya dahil oldular. Turnuvada çeyrek finalde Eubank Jr ile eşleşen Avni Yıldırım maçı için menajeri, antrenörü, promotörü kısacası her şeyi Ahmet Öner oldukça umutlu konuşuyor. Her ne kadar bahislerde Eubank Jr. favori olarak gözükse de tecrübeli boks adamının sporcusuna güveni tam. Eubank’in daha önce de yenildiği ve atletizminin Avni’nin gücü karşısında etkisiz kalacağı görüşünde. Olası bir kırışmaya girilmesi durumunda da Avni’nin nakavt için vuracağını belirtiyor.
Avni Yıldırım, Eubank Jr. ile rakibinin en iyi döneminde, en popüler olduğu zamanda ve tüm dünyanın takip edeceği büyük bir turnuvada karşılaşacak, 7 Ekim’de tarih yazmak için ringe çıkacak. Karşısında favori gösterilen ve küçük yaştan itibaren boksör olmak için her türlü imkana sahip bir rakip var. Son sözü Avni Yıldırım’a verelim: “Ben şovmen değilim. Instagram boksörü değilim. Ben savaşçıyım. Ben gerçek bir boksörüm ve en önemlisi ülkemi gururlandırmak için buradayım.”