Socrates Web Beta v1.0

 
Futbol Basketbol Tenis Bisiklet Diğer Sporlar

Diğer SporlarNFL Rehberi: İlk Haftada Neler Olur?

NFL'de yeni sezonun ilk haftasında neler yaşanır, hangi takımlar öne çıkar, kimler favori? Bir rehber hazırladık.
Burak Tekin7 sene önce

 

“NFL sezonu başladı!” diye olabildiğince coşkulu bir başlıkla bu senenin ilk NFL yazısına başlamak isterdim ama Perşembe gecesi oynanan Kansas City Chiefs-New England Patriots maçı beni havaya sokmak için yeterli olmadı. Öte yandan NFL’in New England yöresi haricinde muhtemelen en sevilmeyen takımı olan Patriots’ın ilk maçından beklenenden kötü bir performansla mağlup ayrılması muhtemelen çoğu izleyiciyi mutlu etmiştir. Biraz damdan düşer gibi oldu galiba. Bu maça sonra dönelim. Öncelikle bu haftalık olması ümit edilen yazıların içeriğinin ne olacağını açıklamak gerekiyor fakat Socrates’e yazdığım ilk NFL yazısı için daha farklı bir girizgâh isabetli olabilir. Bu link’e fareniz sürçtü/parmağınız tombul kaldı/telefonunuzun ekranı oryantasyon değiştirdi ve benzeri nedenlerle yanlışlıkla tıkladıysanız (günde ortalama 7 defa başıma geliyor, oradan biliyorum) sizi bir paragrafla Amerikan futbolu izlemeye ikna etmeye çalışacağım müsaadenizle.

Uzun seneler boyunca “22 tane adam birbirine giriyor bu ne yahu” diye izlemeyi reddettiğim Amerikan futbolunun nasıl bir strateji/koordinasyon/emek sporu olduğunu ilk anladığım an NFL Madden ile tanıştığım gündü. Zira her hücumdan önce gözüme gayet karmaşık gözüken defans ya da hücum taktikleri seçmek durumunda olmam ve de daha tecrübeli rakibimin beni epey bir farkla yenmesi zihin açıcı bir tecrübe olmuştu. O yüzden maçların yayınlandığı saat itibariyle belki de Türkiye’de en izlenilebilecek Amerikan spor organizasyonu olan NFL’e ilgi duymak istiyorsanız öncelikle tecrübeli biriyle bu oyunu oynamanızı öneririm. Eğer o imkâna sahip değilseniz, bu haftalık yazıların da odaklanacağı handikaplı maç tahmin/analizleri belki içeri bakmanız için münasip bir kapı aralığı olacaktır.

Bu yazılar iki kısımdan oluşacak. Önce bir önceki haftanın (yahut iki yazı arasındaki NFL maçlarının/gündeminin) değerlendirmesi, sonrasında da o haftaki maçlara dair tahminler. Takımların yanında – ya da + işareti ile yer alacak sayı, o takımın maç sonunda yaptığı skordan kaç çıkarılacağı yahut ona kaç ekleneceğini gösterecek handikaplı tahminlerde. Handikaplar kamuoyunun beklentilerine (zira Las Vegas’ta belirlenmekte ve oynanan bahislere göre ayarlanmakta) işaret eden araçlar oldukları için önemli olmakla birlikte, kazananın kim olacağının çok belli olduğu maçların son anlarında bile heyecan yaşayabilmek için de güzel fırsatlar sunmaktalar. Yeterince lâf kalabalığı yaptım sanırım. Yazıya geçebilirim.

Geride Kalanlar

NFL denince saha dışında yaşananlardan bahsetmemek olmaz. Sezon öncesinin iki büyük gündemi Colin Kaepernick gibi yetenekli, en azından bugün oynayacak olanların birkaçından daha yetenekli bir quarterback’in (QB-oyun kurucu) politik sebeplerden dolayı lig dışı kalması ve Dallas Cowboys running back’i (RB-koşucu) Ezekiel Elliott’ın eski kız arkadaşına iddia olunduğu üzere uyguladığı şiddetten ötürü aldığı 6 maçlık cezaya rağmen bütün sezon oynama ihtimalinin olması idi. NFL’in komiseri Roger Goodell’in yönetiminde gittikçe zedelenen intibası üzerine kitaplar yazılır, lâkin lig başladığı andan itibaren yaşanan heyecan her şeyi unutturuyor. Fakat Perşembe gece oynanan ve başlangıç saatinden 3 saat 45 dakika sonra biten Patriots-Chiefs maçı için bunu söylemek mümkün olmadı.

Maçtan önceki tahminime paralel bir performans sergiledi Patriots savunması, fakat kimse son şampiyonun evinde böyle bir mağlubiyet almasını beklemiyordu. Özellikle ikinci yarıda savunmanın yediği derin toplar, savunma hattının pas baskısı konusunda vasatın altı bile olmayan bir performans sergilemesinin yanı sıra Tom Brady’nin, hem de önündeki hücum hattı çoğunlukla dirençli olmasına rağmen 16/36’lık bir pas isabeti tutturması Patriots için pek de iyi haberler olmadı. Brady, 3. haklarda gözünün en çok aradığı isimlerden olan wide receiver (WR-dış açık) Julian Edelman’ın sakatlanarak sezonu kapatmasına henüz adapte olamamış gibi.

Kansas City Chiefs içinse bu bir Pirüs zaferi olabilir, zira QB olarak Alex Smith’i mi yoksa genç yetenek Patrick Mahomes’u mu oynatacakları gündemi bu sezonlarına damga vuracak. Öte yandan geçen sezonun en kötü üçüncü tehlikeli bölge (red zone) hücumuna sahip olan Chiefs’in oradan 3’te 3 touchdown ile dönmesi, sürekliliği merak uyandıracak bir gelişme. Chiefs adına en güzel haber ise çaylak koşucu Kareem Hunt’ın hem de NFL kariyerinin ilk koşusunda topu düşürmesine (fumble) karşın devamında gösterdiği mental direnç ve müthiş performans oldu. Sezonu kapatan koşucu Spencer Ware’i aramayacaklar gibi duruyor. Öte yandan sakatlık demişken, bu maçta diz bağları koptuğu için sezonu kapatan safety’leri (son direk) Eric Berry’nin eksikliği zaten vasat olan savunmalarına darbe vuracaktır.

Haftanın Tahminleri

Buffalo Bills – New York Jets (+8): Sezon öncesini NBA’den ödünç alınan bir tabirle “tanking” (yakıt ikmali) hamleleri yapıp gelecekleri için bu sezonu çöpe atmaya çalışmakla geçiren iki takımın kesinlikle izlenmemesi gereken mücadelesi. Bills bu iki takımdan daha iyi olanı çünkü en azından LeSean McCoy gibi bir koşucuya sahipler ve Jets’in savunması da en az hücumu kadar kötü. Öte yandan Jets QB’si Josh McCown’ın vasat bir performans sergilemesi ve örneğin dış açık Jermaine Kearse’ü bulması, geçen senenin en kötü ikinci savunması olan Bills’e karşı sayı anlamına gelebilir. İlk hafta faktörünü de düşünürsek, 8 sayı handikap verilen takımı seçmek daha mantıklı.

Chicago Bears (+6.5) – Atlanta Falcons: Atlanta için kötü bir haberim var. Super Bowl’u travmatik bir şekilde kaybeden takımların bir sonraki sezonları pek iyi geçmiyor. İlk hafta maçları da buna dahil. Geçen sene Panthers favori olduğu maçı Broncos’a karşı kaybetti, ondan önceki sene Seahawks, Rams’e yenildi, ondan da evvelki yıl Broncos handikapı Colts’a karşı kapatamadı… Tamam, QB mevkisinde “Çaylak yetenek ne zaman başlar?” sorusuyla bütün sezon cebelleşecekler ama geçen senenin en talihsiz takımlarından birisi olan Chicago’nun (7 sayı veya daha az farkla biten 7 maçın 6’sında kaybeden taraf olmuşlardı) bu sene daha iyi bir performans sergileyeceği aşikar. Bunu da Falcons’u zorlayarak gösterebilirler. Baş antrenör olarak San Francisco yolunu tutmuş Kyle Shanahan sonrası Atlanta hücumunun ve zirvesini Shanahan ile yaşayan Matt Ryan’ın geçen seneki efsanevi performansı tekrarlayıp tekrarlamayacakları da bir başka soru işareti.


Houston Texans (-5) – Jacksonville Jaguars:
Texans geçen senenin şampiyonu Patriots’u play-off’larda biraz eli yüzü düzgün bir QB’ye sahip olsa zorlayacak bir performans göstermişti. Tom Savage da, çaylak Deshaun Watson da Brock Osweiler’dan iyidir. Texans’ın meşhur savunma hattı (geçen sene en iyi 7. istatistiki ayarlanmış savunma performansına yani DVOA’ye sahip) Bouye kaybı haricinde aynen durmakta ve rakibin QB’si de Blake Bortles. Texans ortalama bir hücum performansı ile maçı kazanacaktır, her ne kadar Bortles manasız dakikalarda yaptığı touchdown’lar ile nam salmış bir QB olsa da fark 5’ten fazla olacaktır.

Washington Redskins – Philadelphia Eagles (-1): Haftanın en heyecanlı maçlarından biri olma potansiyeline sahip bu karşılaşmanın sonucunu belirleyecek iki soru işareti var. Zaten iyi olan defansını cornerback Ronald Darby ile güçlendirmiş Eagles’ın QB’si Wentz, geçen seneki en kötü savunmalardan birine sahip Washington’a karşı bir sonraki seviyeye çıkabilecek mi? DeSean Jackson ve Jeremy Garçon gibi iki önemli dış açığını kaybetmiş Washington bu boşluğu Terrell Pryor ile doldurup geçen seneki üstün performansını sürdürebilecek mi? Haftanın en zor seçimlerinden biri ama son tahlilde Eagles bir tık öne çıkmakta.

Detroit Lions – Arizona Cardinals (-2.5): Detroit Lions, geçen sene beklentileri epey aşan bir performans göstererek play-off’lara kalabilmişti. QB Matthew Stafford, bunun mükafatını son derece yüklü bir kontratla topladı. Fakat bu yüklü kontrat, işlerin bu sene o kadar da yolunda gitmeyeceğinin işareti olabilir Stafford için. Detroit’in hücumunda Golden Tate ve Ameer Abdullah varken çok gerileme yaşaması beklenmeyebilir ama bu savunmada da sıkıntıları olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Arizona geçen senenin en talihsiz takımlarındandı; Palmer (QB)- Johnson (RB)- Fitzgerald (WR) troykası iki sene önceki performansını yeniden andırdığı takdirde –ki Lions maçı bunun için biçilmiş kaftan- etkili pas baskısı ile Detroit’in hücumunun önüne geçeceklerdir.

Tennessee Titans (-3) – Oakland Raiders: Favorinin hafta içinde değiştiği bir diğer karşılaşma. Oakland Pisagor beklentisine göre bakıldığında geçen senenin en fazla ekstra maç kazanan takımıydı, fakat Carr’ın beklenmeyen sakatlığı rüya gibi bir play-off yolculuğunu erken sonlandırmıştı. Raiders sezonu en ters gelecek rakiplerden birine karşı açıyor zira Titans da geçen senenin potansiyel vaat eden takımlarından birisi olmuştu. Bu sene açık savunmasına Logan Ryan gibi Patriots taraftarlarını büyük maçlarda sinirlendirse de vasatı yüksek bir ekleme yaptılar, DeMarco Murray gibi bir koşucuyu korumanın yanında çaylak Corey Davis ve tecrübeli Eric Decker ile açık pozisyonlarını da güçlendirdiler. Oakland ise Khalil Mack gibi müthiş bir savunmacıya sahip olmasına karşın geçen sezon istatistiki ayarlanmış savunma sıralamasında 22.ydi. Marshawn Lynch efsanesinin ne kadar efektif oynayacağı gibi soru işaretlerini de ekleyince ibre Titans’dan yana duruyor. Normalde denk güçlerin karşılaşmasında favori olmayanı seçmek makuldür ama Raiders benim için sezonun “görmeden inanmam” takımı durumunda.

Cincinnati Bengals – Baltimore Ravens (+3): NFL’in en keyifli rekabetlerinden birisi. Öncelikle herkes için iyi haber: NFL’in İsmail Güldüren’i Vontaze Burfict nihayet 3 maçlık bir ceza aldı ve sezon başında Bengals formasını giyemeyecek. Darısı tamamen ligden uzaklaştığı günlere. Cincy senenin en çok soru işareti taşıyan takımlarından birisi. Hücum hatlarının etkisizliği, A.J. Green gibi bir dış açığa ve Tyler Eifert gibi bir tight end’e (TE-iç açık) sahip olmalarını bir derece gölgeliyor. Zira karşılarında NFL’in en iyi savunmalarından biri olan Ravens var, ki bu sene hücum tehditi olarak Danny Woodhead gibi akıllı ve pas da yakalayabilen bir koşucuyu ve Jeremy Maclin gibi tecrübeli bir dış açığı da eklediler. QB Joe Flacco’nun sezon boyuncaki başarı grafiği tartışmalı olsa da bu tekil maç için sezona iyi bir başlangıç beklemekteyim.

Cleveland Browns – Pittsburgh Steelers (-9.5): Browns yazı hızlı geçiren takımlardan biriydi, hücum hattını deyim yerindeyse baştan yarattı, belki nihayet aradığı QB’yi yetenekli çaylak DeShone Kizer’da buldu ve de geçen seneden çok daha iyi bir takıma dönüştü. Kötü haber şu: Geçen seneki takımı tarihî düzeyde berbattı, zar zor bir (sayıyla 1) galibiyet almıştı. Ayrıntılı analize gerek olmayan, kontrat hikâyelerinden sonra geç de olsa RB Le’Veon Bell’e de kavuşmuş olan Steelers makinesi Browns’u yerle bir edecektir.

Los Angeles Rams (-4) – Indianapolis Colts: NFL’in en kötü yönetilen takımlarından biri olan Colts, nihayet geçen sezonun bitiminde genel menajer Ryan Grigson ile yollarını ayırdı. (Grigson şu an Browns’da çalışmakta, yukarıda Steelers’a bir touchdown daha yazalım) Colts adına tek güzel şey olan QB Andrew Luck  omzundan sakat ve sakatlıktan ne zaman döneceği belli değil. Tecrübeli açık savunmacısı Vontae Davis de kasık sakatlığı geçiriyor. Tamam, TY Hilton ve yaşlı kurt Frank Gore var ama QB’nin Scott Tolzien (kim?) olduğu yerde pek de fazla ümitlenmemek lâzım. Rams çok matah bir ekip olmayabilir ama zaten matah olsalar handikap sadece 4 sayıda kalmazdı. Koç değişikliğinden sonra daha iyi bir görüntü veren Jared Goff berbat değil de vasat oynarsa ve topu Tavon Austin ya da Sammy Watkins ile buluşturursa Rams kendilerinin dahi beklemediği bir skor alabilir bu maçtan. Ki Todd Gurley gibi bir koşucu silahına da sahipler.


Green Bay Packers –  Seattle Seahawks (+3):
Haftanın açık ara en iyi maçı. Green Bay’in geçen seneki en büyük sıkıntısı savunmadaydı, bu sene draft’te üst sıralardaki seçme haklarını sadece savunmaya yatırdılar. Aaron Rodgers gibi imkânsızı yapmakta pek zorlanmayan bir oyun kurucuya sahip Packers’ın iyi bir sezon geçirmesi çok olası. Taze şampiyonluk yüzüğü takmış iç açık Marcellus Bennett eklentisi de cabası. Öte yandan Seattle Seahawks zaten taş gibi olan savunmasına çok yakın zamanda toptan fiyatına perakende satış yapan Jets’ten Sheldon Richardson’ı ekledi. Geçen sene şaşırtıcı bir şekilde vasat bir hücum performansı ortaya koyan Seattle, koşucu olarak Green Bay’den Eddie Lacy’yi kadrosuna kattı; dış açıklar Baldwin, Richardson ve Lockett da kaldıkları yerden devam edecekler. Bu maçta favori olmayanın ekstra 3 puanını seçmek tek çıkar yol gerçekten.

San Francisco 49ers – Carolina Panthers (-5): Super Bowl yenilgisi travmasını üzerinden atan Carolina bu sene çok büyük ihtimalle geri sıçrama yaşayacaktır. Hücum hattının geçen sene Cam Newton’ı hemen hemen hiç koruyamaması Carolina’nın kabus gibi bir sezon yaşaması anlamına gelmişti. Bu kabusta bir önemli faktörün de kariyerinde yılın savunmacısı ödülü de olan Kuechly’nin sakatlanması olduğunu unutmamak lâzım. Yeni başantrenör Shanahan muhakkak 49ers hücumunda fark yaratacaktır, yüksek sıralardan draft edilmiş genç oyunculardan kurulu savunma da ileri sıçrayacaktır ama nihayet oyun kurucunun –kendisini Patriots günlerinden sevsem de- Brian Hoyer olduğunu ve de bu takımın geçen sene iki maç kazanabildiğini unutmamalı.

Dallas Cowboys – New York Giants (+4): Cowboys QB’si Dak Prescott geçen sene ilk çıktığı maçtan beri sahadaki duruşuyla kaliteli bir oyun kurucu olduğunu gösterdi, çaylak olmasına rağmen Dallas’ı da neredeyse konferans finaline götürecekti. Ezekiel Elliott’ın da oynayabilecek olması Dallas için iyi haber kağıt üzerinde. Fakat Oakland için söylediğim “görmeden inanmam” durumu Dallas için de geçerli. Hele ki geçen sene savunmadan çok hücumuyla var olmuş Cowboys, sezonu kendi evinde ezeli rakiplerinden, taş gibi bir savunmaya ve de Odell Beckham gibi bir yeteneğe sahip Giants’a karşı açıyorsa. Her ne kadar bu maç için ayak bileği sakatlığından dolayı durumu şüpheli olsa da Beckham’ın yanına Jets’ten WR Brandon Marshall’ı, draft’te ilk turdan da gelecek vaat eden iç açık Evan Engram’ı eklemiş olan Giants, Eli Manning’in kadim dengesizliğini bir yana bırakırsak çok tehlikeli bir rakip olabilir, en azından teker teker maçlara bakıldığında. Hâl böyleyken Giants’ın +4 handikapını seçmek daha makul.

Minnesota Vikings (-3) – New Orleans Saints: Geçen senenin en şaşırtıcı takımlarından birisiydi Vikings. Üst üste 5 galibiyet aldıktan sonra sezonu 8-8 ile kapatmaları, Sam Bradford takası ve de Bradford’ın aslında çok da şaşırtıcı olmayan vasatlaşmış performansının ağzımda bıraktığı kekremsi tadın üstesinden gelmek zor. Ama Vikings’in karşısında DVOA’ya bakınca son üç sezondur ligin istisnasız en kötü 2 savunmasından biri olmayı başarmış New Orleans olunca o tat gidiverebiliyor. Patriots’a gelen Brandin Cooks’un yerini Ted Ginn ile dolduran Saints’in hücum gücünden pek bir şey kaybetmeyeceğini varsaysak dahi savunmanın ne kadar iyileşebileceği muamma. Saints de bunun farkında olmalıydı ki draft’te üst sıralardan CB Marshon Lattimore ve LB (line backer-hat destekçisi) Alex Anzalone’yi seçtiler. Gene de Vikings’in sezona kendi evinde iyi başlama olasılığı, Saints’in birden iyi bir savunma performansı sergileme olasılığından daha fazla.

Denver Broncos – Los Angeles Chargers (+3): Birkaç senedir ısrarla dile getirdiğim ve ancak geçen sene hakikat olmaya yaklaşmış iddialı beyanatımı bir daha dile getirmenin vakti: “Denver bu sene artık çöker.” Ligin en iyi savunmasıyla müthiş işler başaran, salt savunma performansıyla Super Bowl dahi kazanan Denver’ın yeni bir yola girme vakti geldi ki bunu savunmanın yıldızlarından T.J. Ward’u gözlerini kırpmadan kesmelerinden anlayabiliyoruz. Sezona yine dümenin başında en etkileyici özelliği kaskını takınca Peyton Manning’i andırması olan Trevor Siemian ile başlayacak olan Denver, sezonun ilk acı sürprizini geçen senenin Pisagor beklentilerine göre en talihsiz ikinci takımı olan taze Los Angeles’lı olmuş Chargers’ın elinden tadabilirler.  TE Asante Cleveland sakatlığı Chargers için büyük bir darbe olsa da WR Keenan Allen ve Travis Benjamin ile efsane Antonio Gates göreve amade beklemekteler. Öte yandan Broncos’un Jamaal Charles hamlesi tutar, sakatlıktan yeni dönmüş savunma oyuncuları gene harikalar yaratır ve ben de haftaya sözlerimi yutmak zorunda kalabilirim, gayet mümkün.

İlginizi çekebilecek diğer içerikler

Sessizliği Kırmak

Sessizliği Kırmak

3 sene önce
Kazanmak

Kazanmak

4 sene önce
Dönemler Üstü

Dönemler Üstü

4 sene önce