2011’den beri en büyük ödül havuzuna sahip e-spor organizasyonunun adı The International. Her yıl kendi rekorunu kırarak daha da ileriye gidiyor. Bir sonraki yıla kadar -eğer balık kavağa çıkmazsa- rekoru elinde tutacak The International 2015’in finali, 9 Ağustos Pazar günü sabaha karşı oynandı. Kazanan Evil Geniuses takımı oldu ve 6.6 milyon dolar ve bir takım küsuratı cebe indirdi. Kazanan takımın 16 yaşındaki yıldızı ‘Suma1l’ ve Dota 2’nin yaşayan efsanesi ‘Fear’a ise ayrı bir parantez açmak gerekiyor.
‘Suma1l’ nick’li oyuncu Syed Sumail Hassan profesyonel arenaya sadece 15 yaşındayken adım attı. Bu oyuna 8 yaşında başlamıştı. Kim bilir belki bilgisayarı olsa çok daha erken başlardı. İmza kahramanı hâline gelen oyun karakteri ‘Storm Spirit’i ise belki de şu kısa ömrünün beşte birinde oynadı. Oyunlara gelirken ve hatta ödül töreninde bile ensesinde takılı duran boyun yastığından tanıyabileceğiniz Sumail, turnuvanın en genç şampiyonu olmakla kalmadı, aynı zamanda izleyenler tarafından turnuvanın en iyi oyuncusu olarak öne çıkarıldı.
Peki, onun oyun bağımlısı çok yetenekli bir çocuktan farkı neydi? Cevap, Pakistan ve ailesi. Sumail zor bir hayat yaşıyordu. Ailesinin maddi olanakları olcukça kısıtlıydı. Sumail, küçük bir apartman dairesinde dokuz kişiyle bir arada kalıyordu ve odasını üç aile ferdiyle paylaşıyordu. Oyun oynamak için kuzeninin tek kişilik mobiletine dört kişi birden binip internet kafeye gidiyorlardı.
Sumail, 2011’de yapılan ilk International’ın ödül havuzunu görünce bu işten para kazanabileceğini fark etti. Ailesi, çocuklarının günde 10 saati aşkın sürelerde oyun oynamasından rahatsız olup müdahale ettiğinde ise onlara tek bir şey söyledi: “Bunu yapmama izin verin, bir gün sizi gururlandıracağım.” Ailesinden sabır isterken kendi de bu yolu cefasız geçmiyordu. Daha çok oyun oynayabilmek için bisikletini satan ‘wonderkid’ turnuvayı kazandığında 16 yaşında bir milyoner olarak ailesine yardım etme lüksüne sahip oldu. Sumail, buraya gelmesinde Clinton Loomis’in en önemli etken olduğunu söyledi. Onun çalışkanlığından sonra aslan payı Loomis’e nam-ı diğer Fear’a yani kazanan Evil Geniuses takımının 28 yaşındaki liderine aitti. Dota 2 camiasının en yaşlı oyuncularından olan Fear için de hayat pek kolay seyretmemişti.
Sadece 2 yaşındayken babası Loomis’i terk etmiş ve annesiyle beraber yaşamaya başlamışlar. Annesi iki çocuğunu büyütmek için bir yandan çalışırken bir yandan da hukuk fakültesini bitirmiş. Sonrasında hayatları maddi açıdan rahat geçmiş olsa da oyun annesiyle arasını açmış. Sürekli Avrupa takımları ile beraber oynayan Fear absürt saatlerde ayakta kalmaya başlamış. Onla beraber uyanan köpekleri annesini uyandırıyormuş ve yol ayrımına gelmişler: “Gidip kendine yeni bir yer bulmalısın.” Bu sözü dinleyen Loomis’in kendine bulduğu yeni odada ise yatağın dışında sadece 4 parça eşya varmış; masa, bilgisayar ve iki kitap. Arkadaşı atmak üzereyken ondan aldığı antika monitörünü yükseltmek için kullandığı…
İnsanlara bu alanda kariyer yapmak istediğinden bahsettiğindeyse ilk duyduğu şey daima “Kendine gerçek bir iş bulmalısın” olmuş. Ne kadar iyi olduğunu, hatta belki de Amerika’nın en iyi oyuncusu olduğunu fark ettiklerinde onunla biraz daha ilgilenmişler. En iyi arkadaşı onun için ‘Dota’nın Rocky Balboa’sı’ demeye başlamış. Oyuna aynı dönemde başladığı neredeyse herkesin yaşı gelince hayatına devam etmek için Dota’yı bırakmasınıyla çevresindeki ve daha sonra öğreneceği üzere dünyadaki en tecrübeli oyunculardan biri olarak kalmış. Sevdiği şeyi yaparak bir gün hayatını kazanabileceğinden hiç şüphesi olmamış. Merak ettiğiyse o günün ne zaman geleceğiymiş.
Loomis, The International 2011’e sadece 4 ay önce kurduğu takımıyla katılıp grup aşamalarını bile geçemez denirken 7. oldu. E-spor’un artık profesyonel bir iş olarak görülmesiyle beraber hem ünü arttı hem de global oyuncularla çalışma fırsatı yakaladı. Sadece The International 1’e katılabilmek için alelacele kurduğu ‘Online Kingdom’ takımından ayrılıp bugüne kadar hiç bırakmadığı ve büyük ihtimalle emekli olana kadar hatta belki daha sonra bile bırakmayacağı ‘Evil Geniuses’u yarattı. Geçen zamanla beraber e-spor’un en iyi scout’larından ve mentorlarından birine de dönüştü. Son yıllara damga vuran genç yıldızları keşfetti. 15 yaşındaki Sumail’in olgun bir oyuncuya dönüşmesini ise sağlayan yine oydu. Hiçbir zaman bir baba figürüne sahip olamamış bir adamın yanındaki insanlar için bir baba figürü olması kaderin bir cilvesi olarak tarihteki yerini aldı.
Şu anda başka takımlarda oynasalar da ondan ‘Dota kardeşi’ olarak bahseden oyuncular var. Hiç çekinmeden tüm tecrübesini paylaşan Fear sonunda kendine inanmayanlara bakıp gülümseyebiliyor. Bu gülümsemenin arkasında ise tarihin toplamda en çok ödül kazanan e-spor takımının kurucusu ve aktif sporcusu olmanın verdiği gurur var. İlerleyen yaşıyla beraber zayıflayacak refleksleri sebebiyle bu oyundaki son yıllarına gelmiş olsa da elde edebileceği her başarıyı istiyor.
