Roger Federer ve Rafael Nadal kariyerlerinde toplam 11 Grand Slam maçında karşı karşıya geldi ve bu maçlarda İspanyol oyuncunun 9-2’lik bir üstünlüğü bulunuyor. Bu ikili rekabetin bir miktar tek taraflı olmasının sebebi belki de Federer’in kendi sözlerinde gizli: “Ona kaybettiğim 2008 Wimbledon Finali öncesi toprakta çok fazla maç yaptık ve özellikle o yıl Fransa Açık’ta beni paramparça etti. Belki de ilk iki seti vermemin ve iyi oynasam da geri dönememin sebebi buydu.”
Ekselansları’nın da söylediği gibi, Nadal’la olan ikili rekabetleri bir noktadan sonra psikolojik bir sınıra takıldı ve 2007 Wimbledon sonrası onu bir daha hiçbir zaman beş setlik mücadelelerde yenemedi. Bu maçlara, Avustralya Açık’ta yaptıkları üç düello da dahil. Fakat artık yeni bir perde açılıyor olabilir. Geride kalan iki yılda formsuzluk ve sakatlıklarla boğuşan Nadal ve 18. büyük kupasını kaldırmak için son üç finalinden eli boş dönen Federer bir kez daha ait oldukları yerde. Nadal, “Tarihin en iyisi” dediği rakibi karşısında birçok istatistiki avantajla sahip. Ancak 35 yaşında, altı aylık bir aradan dönüp Avustralya Açık’ta final gören Federer’in de geçmişte takılıp kalmaya hiç niyeti yok. Hem de işin ucunda, ezeli rakibini 10 yıl sonra bir Grand Slam’de yenmek varken…
Dev karşılaşma öncesinde, Federer ve Nadal’ın Melbourne’ün masmavi kortlarında yaptığı üç maçı hatırlayarak ısınalım;
2014 Avustralya Açık Yarı Finali: Rafael Nadal’ın üç setlik galibiyetiyle sona eren, ikili rekabet tarihinin en tek taraflı maçlarından birisi. Federer ve Nadal’ın şimdilik son Grand Slam karşılaşmaları.
2012 Avustralya Açık Yarı Finali: Özellikle de 2009’da oynanan efsanevi maç düşünülünce beklentilerin altında kalsa da Nadal’ın müthiş performasıyla hatırlanan mücadele. Rafa, ilk seti kaybettikten sonra bir daha arkasına bakmayacak ve kariyerinin ikinci Avustralya Açık finaline yükselecekti.
2009 Avustralya Açık Finali: Kortun mavisi daha açık, oyuncular daha genç ve rekabetin düzeyi çok daha yüksek… Sırf ‘Fedal’ rekabetini değil, tenis tarihinin en unutulmaz finallerinden birisi. Federer, sürekli geride gittiği karşılaşmayı beşinci sete taşımayı başaracak ancak son bölümde maçtan tamamen kopacaktı. 6-2’lik final seti sonrası, Ekselansları’nın kupa töreninde döktüğü gözyaşlarını kim unutabilir ki?
