Socrates Web Beta v1.0

 
Futbol Basketbol Tenis Bisiklet Diğer Sporlar

GenelHatırlanacak Bir Son

Alp disiplini tarihinin en başarılı kadın sporcusu Lindsey Vonn, son olimpiyatında yarışıyor. Üstelik madalyasını da boynuna taktı...

*Bryan Armen Graham’ın kaleme aldığı bu yazı The Guardian’da yayımlandı.


Taebaek Dağları’nda hafif güneşli bir Çarşamba sabahında, sekiz yıllık bekleyiş yüz saniyeye iniyordu. O saniyeler bittiğinde ise alp disiplini tarihinin kadınlarda en iyi sporcusu Lindsey Vonn, duygularını gizleyemez bir haldeydi. Sekiz yıl önce Vancouver’da, iniş disiplininde kazandığı altın madalyanın ardından yürümek zorunda olduğu o uzun ve engellerle dolu yolun sonu -kendisine bir altınmış gibi hissettiren- bronz madalya ile geldi. Fakat olimpiyat kariyerinin sonundayken bile, Vonn’un içinde en ufak bir pişmanlık dahi yoktu.

Cumartesi günkü süper dev slalom yarışında çektiği 1 numaralı göğüs numarası ve o numaranın beraberinde getirdiği piste ilk çıkma zorunluluğunun tam aksine, Vonn bu sefer yedinci sırada çıkacaktı. Bir başka deyişle, bu sene Dünya Kupası’ndaki iniş parkurlarının formda ismi İtalya’nın genç yarışçısı Sofia Goggia’nın iki sıra sonrasında. Bu, ona 25 yaşındaki İtalyan sporcunun çizgisini izlemesine ve üstüne çıkması gereken zamanın az çok ne olacağını bilmesine imkân vermişti. Fakat Vonn, büyük bir hata yapmamasına rağmen pistin en iyi derecesine imza atan Goggia’nın 1.39.22’sinin 0.47 saniye arkasında kaldı.

Norveçli sürpriz isim Ragnhild Mowinckel’in beklenmeyen performansı Vonn’u üçüncü sıraya doğru itse de, ABD’li süper yıldız tarihi yeniden yazmayı başardı. Vonn, Çarşamba kazandığı bronz madalya ile Alp disiplininde madalya kazanmış en yaşlı kadın sporcu oldu. Olimpiyatlarda, Alp disiplini dallarının en tehlikelisi olan inişte iki madalyası bulunan Vonn’dan daha fazla madalya kazanan bir kadın alp disiplincisi yok.

Çarşamba yapılan yarış sonrası, ABD kadınlar takımının sürat antrenörü Chip White’ın da hatırlattığı üzere, 29 yaşındayken kariyerinin zirvesindeki Vonn’un Sochi hayallerini yıkan ve Olimpiyat hayallerini dört yıl daha ertelemesine sebep olan korkunç diz sakatlığı yaşanmasaydı, bu bronz onun üçüncü madalyası olabilirdi. Tibyal kemiğinin kırılması sonucu ön ve arka aşil tendonlarının koptuğu sakatlığın ardından, sağ kol kemiği de kırılmıştı. Kolunu diş fırçalamak için bile kaldıramayacak durumdaydı. Eşinden boşanması ve antrenörüyle yollarını ayırmasıyla başlayıp ünlü golfçü Tiger Woods ile yaşadığı garip ilişkiye kadar uzanan depresyon sürecinden bahsetmiyoruz bile.

Vonn, büyük bir hata yapmamasına rağmen pistin en iyi derecesine imza atan Goggia’nın 1.39.22’sinin 0.47 saniye arkasında kaldı.

Fakat Minnesota doğumlu sporcunun yazmakta olduğu hikâyeyi bozabilecek fiziksel ve mental zorluklar dahi, sanki Vonn’un üstesinden gelmesi için özellikle vardı. Ve hiçbiri PyeongChang’taki podyumundan daha dramatik değildi. “Son iki yılda yediği her öğün bu an içindi; spor salonundaki her çalışma… Bugün ve şu iki dakika için, son sekiz yılda her gün yaptığı şeyleri anlamanız imkânsız. “diyor Vonn’un kız kardeşi Karin Kildow. “Yaşadığı şeyler gerçekten bunaltıcı ve zordu.”

Vonn’un insanüstü tahammül kapasitesi kariyeri boyunca onu diğer sporculardan ayıran özelliği oldu. Fakat muhtemel beşinci olimpiyatına 37 yaşına geleceğinin farkına vardığında, onun kapasitesi bile yetersiz kalıyor. Diğer sporcuların, Vonn’un sporu bırakmasıyla alakalı açıklamaları üzerine verdiği “pekala mümkün” tadında yanıtlar ise kariyerinin sonuna geldiğini gün yüzüne çıkarmıştı. Gerçekten de öyleydi.

“Sakatlıklar yüzünden kariyerimi sonlandırmak hiç aklımdan geçmemişti fakat çok yıprandım. Ve bu yüzden artık yarışmaya devam edemem.” diyor Vonn gözleri dolarak ve ekliyor, “Yine de, yaşadığım sakatlıkların beni daha güçlü bir insan yaptığını düşünüyorum. Gerçekten öyle. Çünkü şu an olduğum insan olamazdım. Gençken, kazanmak için yarışıyorsunuz ve elinizdekilerin kıymetini bilmiyorsunuz. Kendimi birçok defa çitlerde buldum. İsimlerine kadar, öyle fazla doktor tanıyorum ki… Bu, çok komik. Eğer bir sağlık sorununuz olursa bana haber verin, size doğru doktoru ayarlayabilirim.”

Kendi branşında bu kadar öne çıkmasına rağmen, Vonn, en ‘insani’ şampiyonlardan biri olma özelliğini koruyor. Aynı kalibredeki diğer sporcularla karşılaştırıldığında duygularını saklama gereği duymuyor. Goggia rakibinin bu spor dalındaki mirasıyla alakalı, “Asla Olympus’taymış gibi davranmıyor ki olabileceği yer orası. Yaptıkları zaten ortada. 135 podyumu var, benim ise sadece 20. 81 zaferi var, benim ise dört. Gerçekten olağanüstü biri.” diyor. Vonn, bu oyunlardan sonra Dünya Kupası’na geri dönecek. Üstelik kendi sporundaki en büyük rekordan sadece beş galibiyet uzaklıkta: Ingemar Stenmark’ın 86 yarış zaferi. Fakat olimpiyat oyunlarının yeri her zaman ayrı.

“Evet, olimpiyatta yarışmayı çok özleyeceğim. Şu anda bu kadar duygusal olmamın sebeplerinden biri de bu. Oyunlarda yarışmak benim için büyük bir keyif. Size boğulacakmış gibi hissettiren o baskıyla beraber başlangıç noktasında olmayı, en anlamlı madalya için kendinizi dağdan aşağı bıraktığınız o anı ve sonrasında her şeyinizi ortaya koyduğunuz o mücadeleyi çok seviyorum. Bunu kesinlikle özleyeceğim.”
“Yarışmaya devam etmeyi çok isterdim. Keşke vücudum bu kadar yıpranmamış olsaydı. Bugün en iyi şekilde yarıştığım ve olimpiyat oyunlarındaki son iniş yarışımda podyuma çıkabilmiş olduğum için çok şanslı hissediyorum. Bu benim için çok özel ve bunun için her zaman müteşekkir kalacağım.”

Vonn’un PyeongChang’taki yarışa kadar en büyük suçu ise aklından geçeni açık bir şekilde dile getirmesi oldu. Aslında bu kahraman olarak görülen sporcularda eksikliğinden dem vurduğumuz bir özellik. Ta ki kendi görüşlerimize ters düşene kadar. Öyle ki Vonn da, ABD başkanı Donald Trump karşıtı sözleri yüzünden Aralık’tan beri internet trollerinin en ilgi çekici hedeflerinden birine dönüştü.

Alp disiplininin sürprizlere bu kadar açık olmasının en önemli sebebi, bu sporu yapanların diğer sporculara göre kontrol etmesi gereken daha fazla değişken olması. Bu açıdan bakıldığında, Vonn için internet üzerinden yapılmış linçe varan yorumlar ve onun bu yorumları karşılama şekli duygusal açıdan endişe vericiydi.

Fakat, aradığı güvenli limanı ailesinin yanında buldu. Aile içindeki sorunlar yüzünden Vancouver’daki Kış Olimpiyatları’nda olmayan babası, bu sefer iki kız kardeşiyle beraber yanındaydı. Tek eksiği; hayatı boyunca ona akıl hocalığı yapmış, geçtiğimiz Kasım ayında kaybettiği büyükbabasıydı. Bitiş çizgisini geçtiği an ise eliyle yukarıyı işaret ederek onu anmıştı. “Onun burada olmasını ve beni izlemesini çok isterdim” diyor ve ekliyordu Vonn, “Bence hâlâ izliyor.”

Ve hiçbiri Çarşamba günkü performansını etkilemedi. Herkes için hatırlanacak bir son için geniş yapraklı çam ağaçlarının arasında uzanan, hiç dokunulmamış gibi gözüken o bembeyaz pistte, kusursuza yakın akıcılığıyla süzüldü. Fakat en önemlisi bu maceraya başladığı gibi bitirdi: Kendine karşı dürüst olarak…

“Vancouver’da kazandığım altın madalyanın, kariyerimin gidişatını büyük ölçüde belirlediğini düşünüyorum. Şu an kazandığım madalyanın o altından daha değerli olması gerekmiyor. Bu tamamen farklı bir tecrübe. O zamanlar kendimi zirvede hissediyordum. Ve şu anda da öyle hissediyorum. Çünkü buradayım ve sevdiğim şeyi yapıyorum.”

Çeviri: Gökhan Önder Aksu

İlginizi çekebilecek diğer içerikler

Hayal Kuran Herkese

Hayal Kuran Herkese

3 sene önce
Neno

Neno

3 sene önce
Sözlü

Sözlü

3 sene önce