Soho House İstanbul’da düzenlenen Socrates Konuşmaları’nın ikincisinde Socrates Genel Yayın Yönetmeni Caner Eler, Bant Mag İmtiyaz Sahipleri James Hakan Dedeoğlu ve Aylin Güngör’ü konuk etti. Bir önceki ay, Can Öz ve Faruk Duman’ın katıldığı sohbette konu “Edebiyat ve Spor”du. Bu sefer ise spor dışına çıkıldı, daha çok Bant Mag üzerinden Türkiye’de bağımsız dergiciliğin dünü, bugünü, yarını anlatıldı.
Konuşmanın başında Caner Eler, “Dergicilik sadece baskısı yapılan bir yayın demek değil, aynı zamanda kültürel bir olgu. Bant Mag de hem bu işe bizden çok önce başlayan bir dergi hem de dijital kültürün ağır bastığı bir çağda o dönüşümü de hızlı bir şekilde başaran mecralardan biri” ifadelerini kullandı. Özellikle müzik dergilerinin birbiri ardına kapandığı, sinema dergilerinin çok az kaldığı bir çağda Bant Mag’in varlığının bir nevi kültürel bir direniş de olduğunun altını çizdi.
James Hakan Dedeoğlu, derginin kuruluş sürecini biraz daha eskiye dayandırarak anlattı; bilhassa çekirdek ekip olarak yaptıkları ilk mecmualardan bahsetti. Aylin Güngör ise yayın hayatına basılı olarak başlayan Bant Mag’in geçirdiği dönüşemlerden söz etti. Güngör, bir dönem yayın hayatına ara veren, sonrasında dijitalde yoluna devam eden derginin Gezi Parkı Direnişi ile birlikte yepyeni bir okur kitlesi kazandığını şu sözlerle anlattı: “Gezi büyük bir canlanma yarattı dergi için. Bizim bu işe başladığımız çekirdek ekip ve okur kitlesi artık 30’lu yaşlarına gelmişti. Fakat bir anda bizi yeni, ilk sayısını çıkaran bir mecmua gibi gören bir kitle ortaya çıktı, bu da bizi çok mutlu etti. Bir anda yeniden 17 yaşındaki insanlardan mesajlar almaya başladık. Gezi’nin şöyle bir artısı da oldu. İnsanlar dijital medyaya bir anda daha fazla merak saldı, her şeyi okur oldu. Bizim Gezi özel sayımız da uzun uzun okundu internet üzerinden bile, bu çok önemliydi” ifadelerini kullandı. Dedeoğlu ise Türkiye’de dağıtım ağının bağımsız yayıncılar için en büyük sıkıntı olduğunu ifade etti.
Ana akım yayınların yanında küçük, konsept dergilerden hoşlandıklarını belirten ikili, Plan B ekibinin kendilerine ilham verdiğini belirtti. Özellikle konsept mecmualar için yurt dışında çok daha fazla fırsat olduğunu, Türkiye’de basılı olarak büyük dergilerin arasında görülme sorunu yaşadıklarını ifade ettiler. Dijitale geçişte sadece Türkiye piyasasının değil, yabancı dergilerin de bir hayli ciddi sorunlar yaşadığının altını çizdiler.