İnsan neden savaşır? Veya barış sadece savaştan geriye kalanlardan mı ibarettir? Artık tüm bu soruları cevaplamaya çalışan bir kitap var. Hem de bunu yaparken milliyetçiliğin vicdanından, göç yollarına; Freud ve Einstein’ın mektuplarından bizi de asıl ilgilendiren konu olan spora değen bir kitap.
Barış Kitabı – Bireyden Topluma Savaşın ve Barışın Ruh Hali’nin editörlüğünü de üstlenen Prof. Dr. Tamer Aker, kitabın sporla ilgili bölümün kaleme alan isim. Eduardo Galeano’nun, “Yüce futbol tiyatrosunun içinde kaç tiyatro vardır sizce? Ya da yeşil dikdörtgenin içine kaç sahne sığar?” alıntısıyla başlayan yazı birkaç satır sonra şöyle devam ediyor:
“Yuvarlanan bir topun peşi sıra koşan pek çok çocuk görmüşsünüzdür. Yuvarlanan bir topun ardından gönlü gitmeyen erişkinler de nadir değil, aksine çoktur. Bu yüzden mesele top ve oyun olunca, bu oyunu isteme ve arzulama yaş aralığını altmışlı yılların bile ötesine uzatmak mümkündür… Ancak her basitliğin içerisinde insan doğasının karmaşık yaratıcılığının da bulunduğunu unutmamak gerekir. Futbol basittir, kaleci ile karşı karşıyayken vurursunuz ve golü atarsınız. Eğer bu sahnenin içine girerseniz nefes nefese ve arkanızdan gelen nefesi de hissettiğiniz anda, gözlerinize inen teri bile fark etmeyecek bir şekilde, üstelik sanki başka bir gözle kalecinin nereye nasıl geldiğini görerek, bırakın bacaklarınıza verdiğiniz şekli parmaklarınızın ayakkabının içinde yaptığı o hareketlerden de bihaber, kafanızda o an için yarattığınız bir imgeyi “topun altına girip kalecinin üzerinden aşırmak”, bedeninizin nasıl ve ne şekilde yaptığını kadim bir şükür ve hayranlıkla, ya da golü kaçırdınızsa derin bir hayal kırıklığı ve üzüntüyle görmeniz ve yaşamanız mümkündür.”
Napoli ile Barcelona da kendine yer buluyor yazının devamında, Albert Camus ve İran’daki rejime karşı savaşan kadınlar da. Herkesinki bir savaş ama bu sefer yeşil sahada… Son cümleler ise şu şekilde:
“Meşin yuvarlak yuvarlanır ve bizler ilk atalarımızdan beri onun peşinden gideriz. İnsan savaşa zemin hazırlayan pek çok araç geliştirmiştir, bunlardan birisi de futboldur diyebilirsiniz. Ama bu topa bakarken yanlış yerden baktığınız anlamına gelir. İyi yer tutmak önemlidir ve savaşa karşı futbola dilenmek elzemdir. Top yuvarlanır ve hayatın köşelerini de yuvarlar…”
Türkiye Psikiyatri Derneği Yayınları’ndan çıkan Barış Kitabı – Bireyden Topluma Savaşın ve Barışın Ruh Hali ile ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayınız.