Socrates Web Beta v1.0

 
Futbol Basketbol Tenis Bisiklet Diğer Sporlar

YaşamHerkesin Sevgilisi

Futbol sahaları, başarılı olsun olmasın 'herkesin sevgilisi' olmayı başaran figürlerle dolu. İşte Nescafe farkıyla bu unvana mazhar olan üç isim...

Nescafe x Socrates


Ronaldinho

Daima gülen bir yüz, sempatik bir tavır ve sahayı kendisine özel bir dans pistine çevirebilecek yetenek. Bunların tümü Ronaldinho’nun sahip oldukları arasındaydı. Hâl böyleyken Ronnie, özellikle dünyanın en iyisi kabul edildiği Barcelona başta olmak üzere, gittiği her yerde fazlasıyla sevildi. Ancak onun için çıta bundan fazlasıydı. 2005 yılından bir El Clasico’da, hem de Santiago Bernabeu’da, Real Madrid ağlarına üç gol birden bırakan Ronaldinho rakip tribünlerden alkış alıyordu. Bu kadar gergin bir rekabetin içinden bunu çıkarabilmek başka bir şeydi. Daha önce belki de sadece Diego Armando Maradona’nın ulaştığı bir onuru yakalayan Ronaldinho, o günü hayatı boyunca asla unutmayacağını söylüyordu…

Gianluigi Buffon

Kaleci konusunda ekol ülkelerden İtalya’da, bu ekolün belki de 1 numaralı temsilcisi Gianluigi Buffon. Efsane file bekçisi, yıllardır ülkenin devi Juventus’un kalesini korurken zamanın nasıl geçtiğini bize unuttururcasına 40 yaşına dayanmış durumda… Şu sıralar merakla beklediğimiz kariyerinin ne kadar devam edeceği bilgisini ise yine kendisinden alıyoruz; Buffon, 2018 Dünya Kupası’nda oynamak istiyor! Bu duruma üzülen var mıdır? Şüphesiz ki rakip forvetler ve belki de 18’lik adaşı Donnarumma. Kariyeri boyunca rakiplerine karşı saygılı tavrını bozmayan Buffon, her zaman dünya çapında sevilen bir isim oldu. Futbol yaşantısındaki eksik parça olan Şampiyonlar Ligi zaferine geçen sene bir kez daha yaklaşmıştı ancak hayallerine finalde Real Madrid ket vurdu. Buffon uzatmalara giden maçta dört golü kalesinde görmüştü ama Ramos’tan Ronaldo’ya tüm rakipleri onun hakkını teslim ediyordu…

Steven Gerrard

27 Nisan 2014 tarihi, Steven Gerrard için güzel bir günü işaret etmiyor. İngiliz yıldız, kariyerini bireysel başarılarının yanı sıra Liverpool’la yaşadığı zaferlerle süslemişti. Geçirdiği parlak yıllar arasında 2005’te İstanbul’un ev sahipliği yapma şansına eriştiği Şampiyonlar Ligi Finali de vardı. Ancak 2014’ün 27 Nisan günü, Gerrard’ın ayağı kaydı. Premier Lig’de yıllar süren şampiyonluk hasretini gidermeye doğru ilerleyen Liverpool, Chelsea ile oynadığı maçı Gerrard’ın istemsiz hatasıyla kaybetti. Domino etkisiyle şampiyonluk da ellerinden gidecekti. Kimileri ilk anda o pozisyonla dalga geçse de taraflı tarafsız herkes İngiliz yıldızı bir kez daha alkışlıyordu. Birleşik Devletler’deki kısa dönemini saymazsak kariyerinin tamamını Liverpool’da geçiren Gerrard, kulübün efsaneleri arasına girdi ama rakipleri tarafından da hep sevildi. Havalı bir saç kesimi, gösterişli aksesuarları, dövmeleri yoktu. Yıllarca bu şekilde emek veren ve aynı anda yıldız olabilen bir ismi kim bağrına basmazdı ki?


[mailerlite_form form_id=2]

İlginizi çekebilecek diğer içerikler