Socrates Web Beta v1.0

 
Futbol Basketbol Tenis Bisiklet Diğer Sporlar

YorumHatıralar Bırakmaz Peşini

Alberto Contador, bu sene İtalya ve Fransa Bisiklet Turu'nu kazanabilir mi? Ya da kazanmalı mı?

9 Mayıs Cumartesi günü Alberto Contador yeni bir yolculuğa başlayacak. 2015 İtalya Turu ile birlikte kendi kariyerinin de en önemli serüvenine çıkacak. Önce Giro d’Italia’da, sonra temmuz ayında Fransa Bisiklet Turu’nda kazanmak istiyor. Tıpkı 2011’de denediği gibi. Bir kez daha, bu sefer 32 yaşında, kariyerinin son demlerine gelmiş bir bisikletçi olarak, yol bisikletinde 1998’den beri görülmemiş bir işin peşinden koşacak.

Zamanlama gerçekten manidar. Yakın zamanda yaşanan iki olay, tartışmalı birkaç jenerasyon üzerine düşünmemize yol açtı. Öncelikle, Ardennes Klasikleri’nde Alejandro Valverde’nin gösterdiği performans herkesin ağzını açıkta bıraktı. 35 yaşındaki bisikletçi, La Fleche Wallonne finişinde rakiplerinin yanına yaklaşmasına bile izin vermedi. Birkaç gün sonra, bu kez Liege-Bastogne-Liege’de yapılan atakları tek başına takip etti, peşinden son bölümde yarışı kazandıran hamleyi yaptı.

Kuzey Avrupa’da Valverde şovunu yaparken Türkiye’de Davide Rebellin ortaya çıktı. Valverde’den sekiz yaş büyük olan İtalyan bisikletçi, 1990’ların ortasında parlamış, Giro 96’da kazandığı etapla birlikte birkaç günlüğüne pembe mayoyu sırtına geçirip adını duyurmuştu. Rebellin, 51. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Turu’nun kraliçe etabı Elmalı’yı yarı yaşında bisikletçilerin önünde kazandığında herkesin kafası yine karıştı. Valverde ve Contador gibi o da eski bir doping cezalısıydı. 2008 Olimpiyat Oyunları’nda kullandığı CERA’dan ötürü iki sene ceza almış, dönüşünü ise 40 yaşında yapmıştı. Elmalı etabını izlerken, iki sene önce CCC Sprandi Polkowice ile anlaşan bu adamın karşısındaki herkesi desteklediğimi fark ettim. Gabrovski ve Mustafa Sayar skandallarıyla üste üste iki sene sarsılan, geçen sene Adam Yates ile sonunda güvenebileceği bir şampiyona sahip olan Türkiye Turu’nun yeniden bir doping skandalıyla anılmasını istemiyordum. Rebellin’in şu an temiz olmadığına dair bir kanıt elbette elimde yoktu, sadece o kötü sonucu çağırabilecek herhangi bir şeyin kokusu bile beni rahatsız ediyordu.

Contador, Valverde, Rebellin. Üç farklı kariyer, üç farklı winner, üç farklı doping hikayesi. İlki, 20’li yaşlarının başından itibaren tırmanış yeteneğiyle pelotonu şaşırtmış, kendi jenerasyonunun en büyük bisikletçisi. İkincisi, hem Büyük Turlar’da hem de Ardennes Klasikleri’nde 10 senedir zirveye oynayan, farklı tipte yarışlarda farklı tipte zaferler alan bir başka İspanyol fenomen, Üçüncüsü ise çıkış yaptığı ilk zamanlarda üç haftalık turların favorisi olarak görülen, Marc Madiot gibi isimler tarafından “Yeni Indurain” olarak selamlanan, 2004’te yaptığı Amstel Gold Race, La Fleche Wallonne, Liege-Bastogne-Liege üçlemesiyle adını bisiklet tarihine yazdıran bir İtalyan.

Hepsinin ortak noktası kendi nesillerinin en çok kazanan isimleri olmaları ve doping cezası almaları. Contador’un 2010 Fransa Bisiklet Turu’nda idrarında clenbuterol maddesine rastlandı. Rebellin, bahsettiğimiz gibi, CERA’dan ceza yedi. Valverde ise Puerto Operasyonu ile yakalanan adamlardan oldu. Farkları, doping cezalarından döndükten sonra yaşadıklarıydı. Contador yaklaşık iki sene yuhalandıktan, zehirli et esprilerine maruz kaldıktan sonra tekrar eski popülaritesini yakaladı, hatta garip bir şekilde şu an eskisinden de fazla seviliyor. Hiçbir zaman büyük hayran kitlesine sahip olmayan Valverde ise 35 yaşında kariyerinin belki de en etkileyici yılını geçiriyor. Fakat hâlâ seveni olduğu kadar nefret edeni de var. ‘Fifti fifti’ diyelim ona. Rebellin ise şu an hemen hiç kimsenin ilgisini çekmiyor. Hatta bu yüzden Giro organizasyonu CCC Sprandi Polkowice’yi özel davetiye ile yarışa çağırdığında tek bir şart öne sürdü. En azından gazeteci Daniel Friebe’in söyledikleri bu yöndeydi. Ne istemişlerdi Polonya merkezli takımdan? İtalya’ya gelin, Rebellin ve Stefan Schumacher’i getirmeyin. İtalyan bisikletçi gibi Schumacher de doping cezasından dönmüştü ve o da kimseden pek bir sevgi görmemişti.

Birkaç gün içinde, üç farklı jenerasyondan gelen üç ismin en sevileni İtalya Bisiklet Turu’na zafer hedefiyle gidecek. Esas büyük projesi ise 2011’de de deneyip başaramadığı Giro-Tour dublesi. O sene İtalya’da kazanmış, Fransa’da ise yorgunluktan tükenmişti. Sonrasında CAS’a giden davası sonuçlanmış, aldığı doping cezası neticesinde Giro zaferi de elinden alınmıştı. İspanyol bisikletçi, kendisi gibi bir doping geçmişi olan Rebellin’in “aman gelmesin” diye kovalandığı yarışta spot ışıklarının altındaki en önemli isim olacak. İkiyüzlülüğün geçmişi bisikletten de eski ve sadece organizatörler değil, hepimiz onu uyguluyoruz. Mesela kişisel olarak Rebellin’in Elmalı atağında düşündüklerimin yarısı Contador’un yakın zamandaki herhangi bir zaferinde aklımdan geçmemişti.

Şimdi, Contador’un kafasındaki büyük hedefle birlikte durum da değişebilir. Modern dönemde Giro-Tour dublesini yapan çok az isim var: Onlardan Stephen Roche, Miguel Indurain ve Marco Pantani hâlâ tartışılır. İrlandalının hikayesini o dönemler takım arkadaşı olan, daha sonra efsane bir gazeteciye dönüşen Paul Kimmage’ın Rough Ride kitabında okumuştuk. Temiz mi kirli mi? Hâlâ bisiklet dünyasının cevaplayamadığı sorulardan biri bu. Bu dubleyi 92 ve 93’te iki kez gerçekleştiren Indurain de bisiklet dünyasının kapalı kutuları arasındadır. Pantani’nin 1998 zaferinin kimyasallarla bağlantısı ise artık -İtalyanların büyük bölümü dışında- hemen herkesin mutabık olduğu bir durum.

Bu yüzden 2015 Giro benim için farklı anlamlar taşıyor. Her seferinde inanan ve  çoğu zaman kandırılan bir seyirci olarak Alberto Contador’un yeni hedefine mesafeliyim. 32 yaşındaki bisikletçi, hem Giro’yu hem Tour’u kazanabilir, üstelik bunu temiz bir şekilde de başarabilir. Sadece içimden bir ses bu dubleyi istemiyor. Geride kalan 20 seneyi nasıl hatırlayacağını ve unutacağını bilmeyen bisiklet dünyasının yeni bir tarihi yüke ihtiyacı yok. O yüzden, en azından birini, lütfen kaybet Alberto. Saygılarımla.

İlginizi çekebilecek diğer içerikler

Sıfır

Sıfır

4 sene önce
Kardeşlik ve Birlik

Kardeşlik ve Birlik

7 sene önce