Philadelphia 76ers’ın genç yıldızı Ben Simmons, NBA’deki ilk maçının ardından dünyanın dört bir yanından gazetecilerin sorularını yanıtladı. İşte o konferans görüşmeden geriye kalanlar…
Şu an bulunduğunuz duruma gelene kadar bir yıl beklemek zorunda kaldınız. Özellikle de ilk sıradan draft edildiğiniz düşünüldüğünde, uzak kalmak sizin için ne kadar zordu?
Evet, zordu gerçekten. O zaman, gerçekten hayal kırıklığına uğramış durumdaydım. Her gün, yürüdüğüm ama asla parkeye çıkamayacağımı bildiğim çok zor anlar yaşadım. Fakat ben aslında oynamadığım zamanlardan, maçları izleyerek, film izleyerek ve öğrenebildiğim kadar çok şey öğrenerek faydalanmaya çalıştım. Ve tabii ki sağlığımı korumaya çalıştım. Şimdi ise tüm bunları kendi avantajıma çevirebileceğim bir sahnedeymişim gibi hissediyorum. Parkede olduğum her an bunlardan yararlanmak istiyorum.
Karşılaşmak için sabırsızlandığınız herhangi bir oyuncu var mı?
Çok fazla var. Cavs, Warriors, OKC, Rockets… Tüm bu takımlarla karşılaşmak istiyorum. En iyi takımlara karşı oynamak istiyorum. Tüm hayatım boyunca bunu istiyordum; en iyi oyunculara karşı oynamak ve en iyi oyunculardan biri olmak. Şimdi bu fırsat benim elimde, çalıştığım sürece, limit yok.
Bu yıl teknik olarak çaylak sezonunuzu oynayacaksınız, peki basketbol oynamadan geçen bir yılda çaylak sezonunuzda uygulayabileceğiniz bir şeyler öğrendiniz mi?
Çok fazla şey var tabii. Tüm parkeyi görebildiğim bir noktadan oyunu öğrenmeyi ve parkede olmadan da oyunu oynayabilmeyi öğrendim. Bunlar önümüzdeki sezon bana büyük avantaj sağlayacaktır. Fakat tabii ki parkedeyken de öğreneceğim çok fazla şey olacak, dolaysıyla ikisi arasında da biraz fark var.
[mailerlite_form form_id=2]
Dün ilk maçınızı oynadınız. En akılda kalıcı an hangisiydi sizin için?
En akılda kalıcı an tabii ki parkeye adım attığım ilk andı diyebilirim. Işıklar sönüyor ve orada sadece takım arkadaşlarımı görüyorum. Sonrasında hava atışı, ve maç başlıyor. Bu anı asla unutmayacağım. John Wall, Bradley Beal ve diğerlerine karşı oynamak… Harikaydı.
Çok hızlı bir tempoda oynadınız. Geçiş hücumlarında, boştayken, topu elinize aldığında kafanızda hangi düşünceler vardı?
Eğer bana boşluk bırakırlarsa, ben de her zaman bundan faydalanırım ya da aksi durumda kendi boşluğumu yaratırım. Duruma göre değişir. Benden fiziksel olarak daha büyük biri ile eşleşirsem, onu ekarte etmeye çalışırım. Asla beni yakalayamayacağını ve bana ayak uyduramayacağını bilirim. Sadece hücum etmek isteyeceğim zamanı seçerim. Skor için harekete geçmek her zaman yapmak istediğim şeylerden biri.
İlk maçınızda John Wall’a karşı oynadınız ve sırada da Kyrie Irwing var… İki konferansta da elit oyun kurucular var. Bu oyuncularla karşılaştığınızda sizce hangi özellikleriniz size avantaj sağlayabilir?
Benim temel özelliklerim hız ve fizik. Bir de çok yönlülük. Bir guard beni tutarken topu isteyip onun üzerinden oynamamak benim için zor bir şey. Fakat aynı zamanda, All-Star oyuncularla oynuyorsun; Kyrie, John…. O yüzden sadece onları ve nasıl oynadıklarını izleyerek öğreneceğim çok fazla şey var. Aynı zamanda, aynı enerji ve sabırla oraya çıkmak istiyorum.
Tüm konuşulanlar, LeBron James ve diğer oyuncular ile karşılaştırılmanız, sahada duruşunuzu nasıl etkileyecek?
Dürüst olmak gerekirse, ben sadece oynuyorum. Olmak istediğim yerde olabilmek için kanıtlamam gereken bir sürü şey var. Fakat insanların benim kafamı karıştırmaları ya da bu tarz şeyler olması ile ilgili hiç endişelenmiyorum. Sadece oyunumu oynayıp, kazanmak istiyorum. İnsanların benim kafamın içindekine müdahale etmelerine izin vermeyeceğim. Yapacağım çok fazla iş var, bunlar zaman alacak fakat kendime ve takım arkadaşlarıma güveniyorum.
Şu an dün geceki maçı düşündüğünüzde neler hissediyorsunuz?
Pozitif şeyler hissediyorum. Doğudaki en iyi takımlardan biri ile oynadık. Biz de bu takımlardan biri olacağız. Bu yüzden, yaptığımız hatalardan bir şeyler öğrendik. Fakat çok genç bir takımız. O yüzden bu biraz zaman alacak. Benim için oynadığım oyun, çok daha iyi olabilirdi diye düşünüyorum. Oyunumla ilgili geliştirebileceğim çok fazla şey var.
NBA’deki ABD dışından gelen oyunculardan biri olarak, beğendiğiniz ya da hayranlık duyduğunuz yabancı bir oyuncu var mı?
Birçok harika oyuncu var ama gerçekten oyunum için model olarak alabileceğim bir oyuncu yok. Ligde çok iyi yabancı oyuncular var. Giannis onlardan biri, aynı yapıya sahibiz. Ben de kendi oyunumu sergileyerek, kendi oyunumu ortaya çıkarmak istiyorum.
Tüm bu iyileşme sürecinden, hayatınızın geri kalanında kullanabileceğiniz neler öğrendiniz?
Sabır göstermek ve olmak istediğim yere, olmak istediğim duruma geri dönebilmek için kendimi zorlamak. Ne olursa olsun, olması gereken tutum budur. İnanıyorum ki eğer bunlara sahip olursam sağlık ve kendime bakmak konusunda sınırlarım olmayacak.
Takımımın kazanmak için bana en fazla ihtiyaç duyduğu pozisyonda oynamak istiyorum.
Dün gece oyun kurucu pozisyonunda oynadınız. Bu pozisyonu seviyor musunuz? Ve bu pozisyonda bir fark yaratabileceğinizi düşünüyor musunuz?
Evet, oyun kurma yeteneklerim ve fiziksel durumum açısından takımıma en fazla yardım edebileceğim pozisyonun bu olduğunu hissediyorum. Sadece tek bir şeye odaklanmıyorum. Sadece sayı atmak, asist yapmak ve ribaund almak değil. Birçok şeye odaklanıyorum ve takımın kazanmasına yardım etmeye çalışıyorum, bunların istatistik olarak sayılan ya da sayılmayan şeyler olmasının pek bir önemi yok. Takımımın kazanmak için bana en fazla ihtiyaç duyduğu pozisyonda oynamak istiyorum.
Gordon Hayward’ın başına geleni izledik. Bir başka Avustralyalı Dante Exum da ayrıca çok şanssız bir sakatlık geçirdi. Sizin bu konudaki deneyimlerinizden ve geçen sezonun tamamını kaçırmış olmanızdan yola çıkarak onların karşılaşacağı en büyük zorluk nedir? Mental açıdan mı daha çok zorlanırlar yoksa fiziksel açıdan mı? Ve Dante ile hiç konuştunuz mu sakatlık sürecinde?
Evet ona, onun için dua ettiğimi söyledim. Çabalayacak. Geri dönmek için ne gerektiğini biliyor. Bu berbat bir şey fakat oluyor işte. Sakatlıklar olur, mesele sadece onunla nasıl baş edeceğin ve nasıl bir zihinsel durum içinde olacağın önemli. Kolay değil, ama o kesinlikle bununla başa çıkacaktır.
Sadece biraz vaktini alacak. Aceleye hiç gerek yok, henüz genç bir oyuncu. İyileşeceği ve geri döneceği gün için sabırsızlanıyorum çünkü o heyecan verici, atletik ve uzun bir oyuncu. Geri dönüp harika işler yapabilir.
Ve Gordon, herhangi bir sakatlığı görmek ya da herhangi birinin bu şekilde düştüğünü görmek berbat bir şey, geçen sene bir ayak sakatlığı geçirdiğimi biliyorsunuz. Gerçekten berbat bir şey çünkü o harika bir oyuncu ve harika bir takımları var. Şimdi bir oyuncu eksik olacaklar, bu açık şekilde takıma zarar verecek. Fakat yine aynı şeyi söylüyorum, o bunu halledip geri dönecektir.
Bu, çok uzun bir yolculuğun ilk günüydü. Gelecekte ne kadar gelişim kaydedebileceğinizi düşünüyorsunuz?
Çok fazla. Yola pek fazla bakmamaya çalışıyorum, şimdiki zamana odaklanmaya çalışıyorum fakat gelecek için de heyecanlıyım. Gerçekten çok heyecanlıyım. Sadece çalışmaya devam ediyorum. Bu vakit alacak, fakat inanıyorum ki ligdeki en iyi oyunculardan biri olabilirim. Sadece çok çalışmam gerekiyor.
Takımda birçok genç yeteneğe sahipsiniz, bir sürü farklı karakter… Takım içi ortamınız nasıl?
Harika bir ortam var. Herkes rekabetçi ama aramızda çok iyi ilişki var ve hepimiz kardeş gibiyiz. Soyunma odasına geldiğimiz zaman, hepimiz konuşuyoruz. İçinde olunabilecek harika bir ortam. Hiç kimse bir şeyden sadece tek bir kişiyi sorumlu tutmuyor. Yaptığımız hataları hepimiz üstleniyoruz. Bence bu sahip olduğumuz en önemli şeylerden biri. Herkes birbirine karşı sorumluluk hissediyor.
Bir NBA maçının ülkeniz Avustralya’da oynanma ihtimaline nasıl bakıyorsunuz?
Kesinlikle NBA’in Avustralya’ya gitmesini isterim. Takım Philadelphia, onlarla birlikte Avustralya’ya gidip oynamak muhteşem olurdu. Ve bence ileride bunun gerçekleştiğini görebiliriz.
NBA’de oynamak gibi belki de imkânsız hayaller kuran genç basketbolculara ne tür tavsiyeler verirsiniz?
Hayalini kurdukları hiçbir şey imkânsız değil. Sadece hedeflerini belirlemeli ve onlara ulaşmak için çalışmalılar. Ben 13 yaşındayken bir gün birinci sıradan draft edileceğimi düşünen hiç kimse yoktu. Gerçekten her şey mümkün, o yüzden sadece hedeflerine ulaşmak için çalışmaları gerekiyor.
Ailenizin sizi izlemiş olması çok özel bir duygu olmalı, bunu nasıl anlatırsınız?
İlk maçımda beni izlemeleri gerçekten inanılmazdı. Bir yıl oynamamış olmak sinir bozucuydu fakat sonunda o zaman geldi.
Çok sakin bir kişiliğiniz var ama belki bu rüyayla ilgili birkaç kelime söylersiniz? Bu çocukluğunuzdan beri hayalini kurduğunuz bir şey mi?
Evet, gerçekten bunun tadını çıkarıyorum. Tüm hayatım boyunca bunun için çalıştım ve sonunda buradayım, sadece şu an sahada olduğum zamanı iyi kullanarak, yapabileceklerimin en iyisini yapmak istiyorum. Bu vakit alacak, fakat bu yolculuğu dört gözle bekliyorum.
*Çeviri: Kaan Demirel
