Socrates Web Beta v1.0

 
Futbol Basketbol Tenis Bisiklet Diğer Sporlar

BasketbolGeçmişe Bakıp Geleceği Düşünmek

Oklahoma City Thunder, bu yaz iki süper yıldızıyla yollarını ayırdı. Takımın Genel Menajeri Sam Presti, kulübün geçmişini ve geleceğe dair planlarını anlattı.

Bu yazı ilk olarak oklahoman.com’da yayınlanmıştır.


Geçtiğimiz hafta yaşanan olaylardan sonra hepimizin, Thunder’ı seven herkesin; buraya nerelerden geldiğimizi, şu an nerede olduğumuzu ve – en önemlisi – nereye, nasıl gideceğimizi düşünmesinin önemli olduğunu düşünüyorum.

İlk olarak, geçmişe bakalım. Camia olarak son 11 yılda birlikte yaşadıklarımızın büyüklüğünü abartı eklemeden anlatmak, neredeyse mümkün değil. Thunder formasını giyen oyuncular ve onları desteklemeye gelen taraftarlar, evimizin basketbolun çokça ötesine geçmesinde etkili oldu. Aynı zamanda, takım ve taraftarlar arasındaki bu bağ, birçok farklı hayata dokundu: Yerel ekonomiyi güçlendirdi, şehrimizin çehresini değiştirdi ve – belki de en önemlisi – yıllardır göz ardı edilen bu şehir ve eyalete güven ile birlikte tanınırlık getirdi.

“Oklahoma Şehri” akıllara; dünya çapında bilinirlik, ikonik oyuncular tarafından tanınırlık, yüksek seviyede sürekli başarı ve takım ile şehir arasında kırılmaz bir bağı getiriyor. Ancak küçük pazardaki spor takımları, yukarıdakilerden önce tek bir şeye olanak sağlar: Daha büyük bir kitle oluşturmak adına bir araya gelerek, bir dizi unutulmaz anı oluşturmaya. Son 11 yılda birlikte sevindik, birlikte acı çektik, olağanüstü zevkler ve olağanüstü hayal kırıklıkları yaşadık, eski arkadaşlarımıza veda ettik ve yeni gelenleri memnuniyetle karşıladık. Bunların hepsi, rekabetin vazgeçilmez parçalarıdır ve her biri değerlidir. Bunlar, her zaman yarışta olmanın ne demek olduğunu bilmenin birer armağanı. Ancak hepsinden önemlisi, geçmişte yaşanan her şeyi birlikte yaptık. Bu yolculuğun bir parçası olmak, hangi rolde olursanız olun, puan tablosundaki rakamların ötesinde bir değer.

Bu yaz, Oklahoma City Thunder’ın hikayesi yeni bir aşamaya geçiyor. Geçtiğimiz birkaç haftada; şehrimizi dünyada temsil eden, bizim için fedakarlık yapan ve bizimle birlikte gelişen bayrak oyuncularımızla yolları ayırdık. Bu her ne kadar acı verici olsa da, şartları göz önünde bulundurduğumuzda, gerekli olduğuna inanıyorum. Geçmişe veda ederken, geleceğimizi şekillendirmeye başladık. Sonraki müthiş Thunder ekibi oralarda bir yerlerde, bunu biliyorum. Ancak bir şeyi daha biliyorum ki, sürekliliği sağlamak adına kadromuzu korumak ve disipline etmek zaman alacak.

Oklahoma şehri, her zaman olağanüstü başarılar bekler ki hak ettiği de budur. Bu başarıyı sağlamaya çalışmak, bu yolda bize en çok güç veren şey. Ancak bu tür beklentilerin gerektirdiği süreç konusunda, şeffaf ve gerçekçi olmak istiyorum. Şehrimizin hızlı yükselişi ve gelişimine rağmen, Oklahoma şehri hâlen NBA’deki en küçük ikinci pazar konumunda. Bu durum, birçok fayda sağlarken, aynı zamanda stratejik zorluklar da yaratmıyor değil. Lig sisteminin tasarlanma şeklini göz önüne aldığınızda, küçük piyasa takımları birçok farklı dezavantajlarla karşılaşıyor. Var olan bu durumu görmezden gelmemizin bizlere hiçbir yararı yok. Bu, hiçbir zaman olağanüstü başarılı olamayacağımız anlamına gelmiyor – biz ve diğer bazı orta ölçekli takımlar, bu gerçeklerin üstünden gelme konusunda tarihteki en iyi örnekleriz. Bu da demektir ki, diğer takımlardan daha farklı ve daha iyimser davranarak kendi avantajlarımızı farklı şekilde yaratacağız, yaratmalıyız.

Kelimenin tam anlamıyla harika bir basketbol takımı oluşturmak ve sonrasında başarıyı sürdürülebilir kılmak için doğru yöntemler gerekir. Bu yöntem, başkalarının “iyi şansını” tekrarlanabilir bir beceri olarak lanse etmek değildir. Herhangi bir sektörde gerçek mükemmelliği oluşturmak ve daha sonra da onu sürdürmek, zamanında aksiyon ve deneysel olasılıklar adına risk almayı gerektirir. Bu, stratejik disiplin ve özenli bir sabır gerektirecektir. İşin iyi tarafı, bahsi geçen değerler, organizasyonumuzun daima en üstte tuttuğu kıymetlerdir. Uzun ömürlü başarı, işte böyle kazanılır ve yol boyunca bunu hatırlamak bizler adına çok değerlidir.

Ekibimizi yeniden konumlandırmak, yenilemek ve nihayetinde yeniden inşa etmek zaman alacak. İşler, kaçınılmaz olarak, bu etaptan sonra biraz daha zorlaşacak. Bu geçiş esnasında, yıllardır süregelen kalitede bir kadromuz olmayabilir. Ancak, uzun vadeli konumumuzu geliştirmek için; korkusuz, odaklanmış ve acımasız olacağımızdan herkes emin olabilir.

Oklahoma şehrinin, bu tarz zorlukları anlamak ve kabul etmek adına eşsiz nitelikte bir şehir olduğuna inanıyorum. Uzun vadeli bir vizyonun değeri, adeta şehrimizin DNA’sına işlemiş durumda. Şehrin en büyük zaferlerinden biri, MAPS’ın (1993 senesinde Oklahoma şehri seçmenleri, ekonomik anlamda dara düşen şehirlerine hizmet etmeye karar vererek, kendilerine şehir tarafından vergi bağlanılmasını istemişti.) hikayesidir. 1990’ların başında, şehir merkezi büyük ölçüde terk edilmişti. Chesapeake Energy Arena olarak bildiğimiz salonumuzun bulunduğu konumda, Wonder Bread’ın eski püskü bir fabrikası bulunuyordu. Devon Kulesi ise, o zamanlar devasa bir otoparktan ibaretti. Şehrinden vazgeçmek yerine seçmenler, şehrin yeniden inşasına yardımcı olmak için devrimci bir vergi programını kabul etmeye karar verdiler. Bu, çok önemli bir fedakarlık ve aynı zamanda da büyük bir yatırımdı. Ancak yıllar yılı proje sonuç veremedi. O günün eleştirmenleri, elbette, MAPS’ın zaman ve para kaybı olduğunu iddia ederek gündeme geldi. Fakat vatandaşlar, var olan plana sadık kalmaya karar verdi. Bugünlerde MAPS, hâlen tarihi bir başarı olarak anlatılmakta ve her geçen gün gelişmektedir.

Oklahoma, yıllar önce kendisini canlandırma temelini atmayı başardı ve ülke genelinde benzer büyüklükteki şehirlerin gıpta etmesini sağladı. Bunun tek sebebi; insanların ve liderlerin, uzun vadeli planlara inanıp ona sadık kalmasıydı. İşler ne kadar zorlaşırsa zorlaşsın.

Çeviri: Arhan Ata Pilavoğlu

İlginizi çekebilecek diğer içerikler

Umut Işığı

Umut Işığı

3 sene önce
Harika Çocuk

Harika Çocuk

3 sene önce