“Daha önce söylediğin gibi Andy, salla gitsin. Olan oldu ve arkada kaldı. Kendine güven. Diğerleri senden korksun.”
Primoz Roglic, 2010 Fransa Bisiklet Turu sırasında Andy Schleck’e gönderdiği bu tweet’le, sarı mayosunu birkaç saat önce kaybeden isme destek vermiş, vermek istemişti. Peki kimdi bu Roglic? Sosyal medyanın acımasız sayacına bakılırsa, reaksiyon alamayan mesajıyla kocaman bir sıfır; yazdıkları göz önüne alınırsa sıradan bir Andy Schleck hayranı. İki alternatife de pek yanaşmayan yapısıyla Roglic aslında Schleck gibi bir sporcuydu.
Andy, kardeşi Frank ile birlikte haritada görmesi zor ülkesi Lüksemburg’a, aynı ölçekten bakıldığında Rusya genişliğinde bir umut olurken; Roglic de Lüksemburg’dan birkaç kat büyük vatanı Slovenya için hemen hemen aynı şeyleri ifade ediyordu. Genç bir kayakla atlamacı olan isim, özellikle kariyerinin ilk yıllarında başarılı bir sporcuydu. 2007 Dünya Gençler Şampiyonası’nda Slovenya altın madalyayı elde ederken o da takımın bir parçasıydı. Aynı ekip bir sene önce de gümüş madalyaya uzanmıştı. Roglic, bireysel anlamda da başarıya alışıyordu. Ama sonra kötü bir şey oldu. Düştü. Ne zaman ki düştü, bir daha eskisi gibi uçamadı. Hem sakatlıklar yolunu kesti hem de güvensizlik. 2011’de, Planica’daki o kazadan yaklaşık dört yıl sonra da kayaklarını astı.
Performansı sırasında yere çakılan kayakla atlamacıların psikolojik açıdan eskiyi yakalayamaması sık görülen bir durum. Roglic’e de üç olimpiyat altınlı Thomas Morgenstern’e de sporu bıraktıran şey, bu duygu. Ama aynı şeyleri hisseden bir adam daha var. Ya da sadece öyle olduğunu tahmin ediyoruz. Ekmeğini, karlar üzerinde uçarak değil; yağmur rüzgar, sıcak, soğuk demeden pedal çevirerek çıkaran bir adam. Andy Schleck. Dünyanın en iyilerinden olması beklenen Andy belki de hiçbir zaman zirveye erişemedi. Roglic’in ona mesaj attığı gün kaybettiği sarı mayoyu o sene bir kez daha giyemedi. Daha sonra Fransa Bisiklet Turu şampiyonu olarak ilan edilecek olsa da Şanzelize’de zaferi Alberto Contador yaşadı, kazanma hissi onun kapısını çalmadı. Schleck bir sezon sonra yine Tur’un podyumunda ikinci basamakta beklerken, bir kez daha oraya çıkamayacaktı. Güvenini kaybetmiş gözüküyordu. Dizinden yaşadığı sakatlık onu rahat bırakmamıştı. Sorunlar inatçıydı, o olamadı. Henüz 29 yaşında bisikleti bıraktığını açıkladı. Vedasıyla birlikte arkasında elde edilen onca başarıya rağmen yarım kalmış bir kariyerin yanı sıra ilham bıraktı.
2010’da Schleck’e iyi dileklerini gönderen Roglic, 2012’de ilk bisikletini almış, bir yıl sonra ise kıtasal lisansa sahip takımlardan Adria Mobil adına yarışmaya başlamıştı. Azerbaycan Turu’nda etap galibiyeti, Coppi e Bartali’de dağların kralı mayosu elde eden Roglic, yeni işine ısınırken aklında belki de Andy Schleck vardı.
Schleck’in ondan haberi var mı hâlâ bilemiyoruz. Belki yoktur. Son olarak Lüksemburglu internet sitesi Paperjam’e verdiği röportajda bisikleti özlediğini ve bir kafeyle birlikte bisiklet dükkanı açacağını söyledi. Bahsettiği özlemin çaresini, televizyonların yayınlama konusunda pek can atmadığı yarışların pelotonlarına bulabilir. Belki bir gün orada kendini görür. Ya da en azından verdiği ilhamı.