Socrates Web Beta v1.0

 
Futbol Basketbol Tenis Bisiklet Diğer Sporlar

Vodafone İstanbul MaratonuBELGRAD’DA BİR GARİP KOŞU

Sırada İstanbul dışındaki ilk koşu deneyimini yaşamak var, rota Belgrad.
Ozan Can Sülüm9 sene önce

İstanbul’daki en baba koşma alanlarından biri Belgrad Ormanı. Parkuru güzel, insanlar hakikaten o iş için gidiyor, bir de hava kuruysa mis gibi koşuluyor. Ama şimdi onu değil, şehir olanını anlatacağım. Hayatımda ilk kez İstanbul dışında bir yerde koştum. Galiba bir daha olsa yine koşarım.

Koşmaktan aldığım keyfin koştuğum yer ya da üstümdeki ekipmanla alakalı olmadığını çözeli bayağı olmuştu zaten. Belgrad’da, Tuna Nehri kıyısında koşmak ‘cevabın üstündeki kajmak’ oldu. Durun öyle başlayayım…

Belgrad’da hatırı sayılır zaman geçirdim, hâlâ insanların sürekli kek, börek, krema, kaymak, et falan yiyip fit kalabilmesini anlamıyorum. Evet boy ortalaması 1.80, barda oturan kızların hiçbirine yazmıyorum, önlem olarak önce ayağa kalkmalarını bekliyorum. Genetik olarak iyiler de, kimsenin göbekli olmaması bayağı tuhaf. Ben de sizin gibi bayağı koşup yüzüyorlardır diye düşünüyordum, o da değil. Evet, nehir kıyısı boyunca giden bir bisiklet ve koşu parkurları var, sokaklar koşulabilecek kadar geniş ve düz ancak İstanbul’da daha fazla koşan insan var. Valla anlamıyorum.

Sabah odamdan çıkarken her şeyimi iki defa kontrol ettim çünkü evden İstanbul’daki kadar rahat çıkmak içime sinmedi. Bir şey unutursam geri dönmek zor olur, başıma bir şey gelmesin diye pasaportu bile alacaktım neredeyse. 10 dakikalık yürüyüşle indim nehir kenarına. Hafiften ısınma da oldu. Aralık’ta kar yoksa, hayvan gibi sis var demektir Belgrad’da. O sabah da öyleydi. Milföylü böreklerin, kolum kadar sandviçlerin arasından zar zor geçip, kendimi tutup parkura vardım. 10 metre ötede ne var bilmiyordum ama, başladım işte.

Bir kere sis olsa bile koşması aşırı tatlı, çünkü yeşil var deli gibi. Ha tamam, Kiril alfabeli grafitiler arasında koşmak insanı biraz geriyor, uzaklaşmak istiyorsunuz ama özellikle hava sisliyken hafif gaz bir atmosfer de yok değil.

Normalde tempoma çok dikkat ederim. “Bugün öylesine koştum, nasılsa akşam salata yiyeceğim, gidince bira açmak için koşuyorum” falan hikâye. O tempo 5’00” altında olacak. Olmadı. Etrafa bakıp insanları ararken ve S.T.A.L.K.E.R. denen oyundan çıkma bir atmosferde koşarken pek tempo yapacak zamanınız olmuyor. Tek tük koşanlar çok konsantre gibi gözükse de, herkesin kafayla selam vermesi, koşanların gülerek yandan geçmesi burada olmasını bayağı istediğim bir şey. Ve Sırbistan’da var. 10 kilometrelik koşu parkurunun tamamını koşmasam da, 7K gidiş-7K dönüş dört gün üst üste sabahlayan ve biralayan bana yetti. İşin garibi, Sırplar komple böyle yaşıyorken spor yapabilmeleri bile bir mucize!

Eve doğru çıkarken ilk kilometrelerde karşılaştığım bir adamla rastlaştım. Kahvaltılık bir şeyler alırken “Ya ne güzel alanınız var, niye kimse koşmuyor” dedim, “5 sene öncesine kadar herkes deli gibi koşuyordu, şimdi bu crossfit, vücut geliştirme atölyeleri falan açılınca kimse kalmadı” diye cevap verdi. “Peki dedim bu yediklerinizi nasıl eritiyorsunuz abi? Ben yesem iki gün koşarım.” Güldü. “Ya ben şimdi bunu yiyeceğim, sonra bütün gün kahve-sigara. Bakma sağlıklı falan göründüğümüze” dedi.

Ben giderken onlarca insanla koşacağımı, hatta çok fit, ayı gibi elemanların arasında moralimin bozulacağını, hükumet gibi ablalara bakıp son kilometreleri iyi geçireceğimi düşünürken, Arnavutköy-Beşiktaş-Arnavutköy parkurunun daha cazip olduğunu fark ettim.

Galiba Servet Can gibi Amsterdam’da koşsam daha iyiydi.

*37. Vodafone İstanbul Maratonu sonlandı, sırada yenisi var. Detaylı bilgi için buradan. 

Ozan Can Sülüm, 1990 yılında, İstanbul’da doğdu. İlkokuldan lise bitene kadar hentbol oynadıktan sonra kısa bir süreliğine spordan nefret edip bıraktı. Üniversitenin ilk yılında Eurosport’a girince anlatmaktan spor yapmasına zaten vakti kalmadı. 2013 yılının soğuk bir kış akşamında çay fincanını göbeğinin üstüne koyabildiğini fark edince spora geri dönmeye karar verdi, o günden beri koşuyor. 5, 10, 15km’leri denedi, bir gün maraton koşabileceğine inanıyor.

İlginizi çekebilecek diğer içerikler