Önceki turnuvaları da düşünürsek, milli takımın Avrupa şampiyonaları performansını nasıl değerlendiriyorsun?
Geçmişte başarısız olduğumuz Avrupa Şampiyonaları oldu ancak onun açıklamasını şu an yapmak çok zor. Bir sürü farklı nedeni vardı ama artık bunları arkamızda bırakıp önümüze bakmamız lazım. Tamamen yepyeni bir kadro var elimizde, genç bir ekip. Yola sıfırdan başmalıyız.
Rakiplerden İtalya da tam kadroya yakın bir şekilde geliyor. Senin gruba dair öngörülerin neler?
Oraya “Biz ilk dörde girmeliyiz” hedefiyle gitmememiz lâzım. Öyle olursa sorun yaşarız. İlk maçı kazanmalı ve sonrasında adım adım gitmeliyiz. Doğrudan bir hedef koyup soru işaretleri yaratmak bence doğru değil. Çünkü Avrupa Şampiyonası kolay bir turnuva değil ve bizim açımızdan bakıldığında daha da zor. İspanya, İtalya, Sırbistan, ev sahiplerinden Almanya… Buradan çıkmak kolay olmayacak.
Ergin Ataman turnuva öncesi açıklamalarında sık sık “Ersan bizim liderimiz” dedi. Bu yeni rol nasıl hissettiriyor?
Ben çok uzun zamandır milli takımdayım. Şimdi yeni dönemde belki son saniye atışlarını kullanmam gerekecek. Aldığım tüm sorumlulukları çok iyi değerlendirmem lâzım. Bunun için çok çalışıyorum. Kendimi liderliğe hazırlıyorum.
Şutör 4 numaraların rolü iyice belirginleşti. Tanjevic’in seni 3 numarada oynattığı dönemin kariyerine sekte vurduğunu düşünüyor musun?
Açıkçası kendimi 4 numara mevkiinde hep daha hazır hissettim. Çünkü zaman zaman rakip takımlarda benden daha yavaş 4 numaralar oluyor ve ben bu şekilde çabukluğumu kullanabiliyorum. Rakibi geçiyorum, sonra boş oyuncuyu bulup pası oraya gönderebiliyorum. 3 numara oynayınca o özelliğim kayboluyor. Ama Tanjevic’in tercihine dair, öyle “Kariyerime sekte vurdu” gibi bir düşüncem yok. Sadece 4 numarada daha rahat hissediyorum. Hepsi bu.
Uzun süre 1979 jenerasyonuyla beraber oynadın, şimdi 1995-96-97 jenerasyonlarının ilk turnuvasına liderlik ediyorsun. Beklenti ve öngörülerin neler?
Eski jenerasyonun hem iyi hem kötü turnuvaları oldu. O jenerasyonla 2001’de Avrupa, 2010’da dünya ikincisi olduk. Çok net bir kıyaslama yapmaktan ziyade, ne kadar hazır olduğumuza ve sezon sonrasını nasıl geçirdiğimize bakmalıyız. Milli takıma hazır geldiğimiz zamanlarda hep iyi turnuvalar geçiriyoruz. Tabii bunun takım kimyasıyla da alakası var. Kötü turnuvalar da yaşadık. Bu jenerasyon, genç takımlar seviyesinde madalyalar kazanmış çocuklar ile dolu. Artık A takım seviyesinde yeterli tecrübeyi edinmeleri gerek. 18 kişilik kadro içerisinde herkes yeterince şans buluyor ve bu onları daha iyi bir oyuncu yapacak. Gelecekte milli takıma büyük katkıları olacaktır.
NBA’de gerçekleşen takasın sonrası yeni koçun Stan Van Gundy ile bir telefon görüşmen olmuş sanırım. Biraz anlatır mısın?
Açıkçası takas benim için çok sürpriz olmadı. Milwaukee’den ayrılacağımı biliyordum zaten. Sadece takım belirlenmemişti. Detroit ve Stan van Gundy olunca sevindim. Telefonla da konuştuk ve bana, “Seni ileriye dönük bir hamle olarak düşünüyorum. Takımı sıfırdan kuruyoruz ve buranın önemli parçası olacaksın” dedi. Hedefimiz ilk sezonda elbette play-off olacak.
