Yazan: Mert Büberoğlu
NBA’de takım ve oyuncular yeni sezon hazırlıklarını yaparken, NBA fantasy tutkunları da draft hazırlıklarına başladı. Elbette ki bu sezon da başlarken genel menajerlerin (GM) akıllarında yine aynı soru var: Acaba doğru fantasy takımı kimin üzerine inşa edilmeli? Kuşkusuz bu soruya verilecek cevabın takımın başarılı olmasında çok büyük bir payı var. Ancak yıllar içerisinde anladığım bir şey var ise o da başarılı bir takım için kilit unsur, seçilen süperyıldızdan öte takımda kaç joker oyuncu olduğu. Son yıllarda hızlanan ve değişen oyun, bu hıza uygun oyuncular yarattı. Bu yeni düzenin süper yıldızlarının aşağı yukarı kimler olduğunu biliyor ve sıralayabiliyoruz: Kevin Durant, Lebron James, Anthony Davis, Giannis Antetokounmpo, Kawhi Leonard, Steph Curry, John Wall, James Harden, Russell Westbrook, Karl Anthony Towns, Chris Paul vs.
Görülebileceği üzere 10 veya 12 takımlı bir fantasy liginde her takımın seçebileceği kadar süper yıldız mevcut ve herkes bu süper yıldızlardan birinin üzerine sezon inşa edebilir. O sebeple fark yaratan unsur aslında ilk turda seçilenler değil, draft’ın devamında kadroya katılan oyuncular. Bunun için GM’in yapması gereken ise draft’ın her anında ilk turda seçtiği yıldız kadar olmasa da birçok kategoriye etki eden oyuncuları bulmak. Zira ribaund veya blok katkısı verirken aynı zamanda asist yapabilen veya üçlük atabilen tek oyuncu Durant değilken pozisyonuna göre fazla ribaund alan tek oyun kurucu da Westbrook değil. Artık ligde maç başına 2 üçlük atarken 2 de blok koyan uzunlar dolaşıyor. İşin püf noktası istatistiklerin doğru okunması ve bu jokerlerin bulunması. Başarı buradan geçiyor.
Kimi zaman mevzu bahis oyuncular herhangi bir kategoride göz boyamadıkları için göz ardı edilebiliyorlar. Örneğin bir GM, karşısında Carmelo Anthony ve Otto Porter Jr. olduğunda‘’Melo, Melo’dur’’ düşüncesiyle eski gücünde olmasa bile Melo’yu Otto Porter Jr.’ın önünde seçebilir. Gerçek hayatı fantasy’den ayıran nokta da işte burası, zira bu oyunda Melo’nun ‘clutch’ karakterine ihtiyacınız yok; son top oynamıyorsunuz, burada yapmanız gereken şey istatistik kağıdını diğer takımlardan daha çok doldurmak. Peki o zaman sizce de Carmelo’dan daha çok ribaund, top çalma ve blok koyacak, belki yeni sezonla birlikte daha da fazla üçlük atma ihtimali olan Porterî almak mantıksız mı?
Takımlar arasındaki farkı yaratan strateji bu. Artık başarının altında yatan şey olabildiğince çok yönlü oyuncunun analiz edilerek takıma kazandırılması. Ben de bu mantıkla yola koyuldum, yaklaşan NBA sezonu öncesi kimi bilindik, kimi biraz daha az konuşulan joker oyuncuları derledim.
1-Nikola Jokic
Jokic gerçek bir joker. Geçen sezon yaptığı patlama ile gerçek hayatta olduğu kadar fantasy basketbolunda da değerli bir parçaya dönüştü. Düşünsenize ondan bir uzundan beklediğiniz yüksek yüzdeli sayı ve ribaund katkısı alırken aynı zamanda Kyrie Irving veya Damian Lillard kadar asist katkısı alıyorsunuz. Aynı zamanda maç başına neredeyse 1 top çalma ve 1 blok ile oynuyor ve 0.6 üçlük buluyor. Jokic’in olduğu bir kadroyu kurgulamak GM açısından da daha kolay. Onun olduğu bir takıma bir kısa eksik draft yapabilisiniz zira Jokic bir garddan daha çok ribaund alıp, blok koyduğu gibi pivot olmasına rağmen bir gard kadar asist de yapıyor. Jokic’in fantasy liglerindeki değerini arttıran en önemli unsur ise geçen sezon maç başına almış olduğu sürenin bu sezon artacak olması. Daha tecrübeli ve daha fazla süre alan bir Jokic’in vereceği katkı şüphesiz çok özel olacaktır. Yıldız oyuncu geçtiğimiz sezonda bir uzuna göre çok gösterişli sayı, ribaund ve blok ortalamaları tutturmadı belki ama birçok alanda yapacağı katkı sebebiyle bu sezon ilk turdan seçilecek yıldızların hemen arkasında draft edilmesi muhtemel.
2-Draymond Green
Kuşkusuz Draymond, Golden State Warriors için olduğu kadar fantasy takımları açısından da çok önemli ve özel bir oyuncu. Onu özel kılan klasik bir uzun gibi ribaund alıp blok koyarken, bir gard gibi top çalıp asist yapıyor olması ve bütün bunların yanında üçlük de sokması. Draymond, Brook Lopez ve Marc Gasol’dan daha çok ribaund alırken Goran Dragic ve Irving gibi oyunculardan daha çok asist yapıyor, tek başına üç farklı oyuncudan alınacak farklı özellikleri barındırıyor. Bir GM bundan başka ne isteyebilir ki? Tek sıkıntısı gitgide düşen sayı ortalaması. Draymond bu sezon da son iki sezonda olduğu gibi fantasy takımının 2 veya 3 numaralı yıldızı olacaktır.
3-Joel Embiid
Joel Embiid, sakatlıklardan ötürü ilk üç sezonunda yalnızca 31 maça çıkabildi.
Trust the Process’in başrolü, Sam Hinkie’nin bir dahi olduğu yönündeki savların temelindeki oyuncu. Joel Embiid hem gerçek hayatta hem de fantasy dünyasında çok büyük bir yıldız olma adayı. Önümüzdeki sezon bunu kanıtlaması için özel bir fırsatı var. Embiid sağlıklı kalabilirse uzun yıllar boyunca ilk turdan seçilecek özel bir yetenek. Onu özel kılan ise 2.5 blok koyabilirken aynı zamanda 25 dakikada 20.2 sayı atabilmesi ve maç başına 1.2 üçlük sokabilmesi. Maç başına 2.5 blok koyup 20 sayı ortalaması tutturan az oyuncu NBA’e gelmiş olduğu gibi bunu yaparken üçlük sokabilmesi de ayrı bir meziyet. Bu sezon Embiid’in adının yukarıda saydığımız süper yıldızlar ile birlikte anılmadığı son sezon olabilir, onu alan takım sanki ilk turdan iki oyuncu draft etmiş kadar şanslı olabilir… Ancak dediğimiz gibi bunun önünde tek bir engel var, o da sağlığı. Lakin sezon başı raporlarının dikkatli incelenmesi şartıyla Embiid’i ikinci veya üçüncü turdan seçen takım şampiyonluğun en büyük adaylarından biri olacaktır.
4-Kristaps Porzingis
Namıdiğer Unicorn. Fantasy takımlarının kurgulanışını değiştiren önemli yeteneklerden biri daha. 2.20 boyundaki bir oyuncudan belki maç başına 2 blok koymasını bekleyebilirsiniz ancak aynı zamanda 1.7 üçlük sokması normal bir durum değil. Geçmiş yıllarda 2 üstü blok ve 1.7 üçlük katkısı alabilmek için iki farklı oyuncu draft etmek gerekirken Porzingis bu iki önemli alanda müthiş bir katkı veriyor. Bu sezon ligdeki üçüncü sezonu olacak yıldız isim, eğer klasik New York Knicks dramalarından etkilenmez ve sağlıklı kalırsa ikinci veya üçüncü turdan seçilecek olmasına rağmen ilk turdan seçilecek bir yıldız kadar katkı verecektir.
5-Marc Gasol
Pozisyonuna göre az ribaund alan Marc Gasol geçen sezon bu açığını maç başına bulduğu 1.4 üçlük isabeti ve 4.6 asist ile telafi etti. 19 sayı, 6.5 ribaund ve 1.4 blok ortalamalarına bu istatistikler de eklenince İspanyol uzun, seçildiği sıranın üzerinde katkı veren eski toprak jokerlerden olmayı sürdürdü. Gasol’un her maç başka bir alanda katkı vereceğinden emin olabilirsiniz, zira kimi zaman bir gard gibi 10 üstü asist yaparken kimi zaman Hassan Whiteside gibi 4-5 blok koyabiliyor. Üçüncü veya dördüncü sıradan draft edildiği takdirde takımına seçildiği sıranın çok üstünde bir katma değer katacaktır.
6-Paul Millsap
Çok yönlü oyuncunun tanımı olan Millsap bu sene Denver Nuggets forması giyecek ve Jokic ile birlikte oynayacak. Hemen hemen her kategoriye etki eden oyunculardan biri olan Millsap’in ilerleyen yaşı ve Nuggets rotasyonundaki yerinin dikkatlice incelenmesi gerekiyor. Eğer Hawks dönemindeki gibi bir süre alacağı öngörülüyor ise Millsap halen ikinci veya üçüncü turda draft edilmesi gereken en değerli parçalardan biri. Zira aynı maçta her kategoriye etki etmesi bile onu sadece iki, üç kategoriye etki eden çoğu süper yıldızdan daha önemli yapıyor.
7-Otto Porter Jr.
Porter, 2016-2017 sezonunda kabuğundan çıktı ve Washington Wizards kadrosunda John Wall ve Bradley Beal’ı çok iyi tamamladı. Bu sene draft’taki değeri geçen seneden daha yüksek olacaktır ancak yine de alt sıralara kalırsa kaçırılmaması gereken çok yönlü gençlerden biri. 2 üçlük ve 1.5 top çalma yaparken 6.5 da ribaunt alan Porter pozisyonuna göre iyi de bir blokçu. Artık daha çok sorumluluk ve süre alacak olan Porter’ın önü açık.
8-Robert Covington
Robert Covington elbette üstte yer alan yıldızlar kadar yüksekte seçilmesi gereken, takımın ikinci veya üçüncü yıldızı konumunda olabilecek biri değil. Ancak seçileceği sıranın en iyi oyuncusu olmaya aday. Maç başına 2 üçlük atıp 2 top çalarken aynı zamanda 1 blok ve 6.5 ribaunt ortalamaları tutturabiliyor. Bu ortalamalar -asisti bir kenara bırakırsak- Draymond’un istatistik kağıdına benziyor, bu da Covington’ın aslında fantasy açısından ne kadar mühim bir parça olduğunun göstergesi. Belki iki, üç kategoride yüksek katkı veren bir oyuncu kadar göz boyamasa da her alanda katkı yapabiliyor olması sebebiyle bile dikkat edilmesi gereken bir oyuncu.
Plase: Brandon Ingram ve Josh Richardson
Listede plase olarak Los Angeles Lakers tarafından geçen sezon iki numaradan draft edilen Brandon Ingram ve Miami Heat’in rol oyuncularından biri olan Josh Richardson bulunuyor. Ingram özellikle geçen sezonun sonuna doğru süre bulduğu maçlarda aynı anda sayı, ribaund, top çalma, blok yapma kabiliyeti ile sıyrıldı. Öte yandan Richardson üçlük, sayı, asist ve top çalma kategorilerinde katkı sunabildiği gibi gard olmasına rağmen blok da yapabiliyor. Richardson’ın da geçen sezon 26 Mart tarihinden sonra oynadığı maçlardaki istatistikleri göz kamaştırıcı. Bu iki oyuncu son kez draft’ın alt sıralarına kalacaklardır.