BasketbolSeyircileri Onlarla Gurur Duyuyor

Milli Takım, Avrupa Basketbol Şampiyonası’nda çeyrek finali göremedi ama oynadığı tüm maçlarda ortaya koyduğu mücadeleyle takdir topladı. Grubun zorlu rakipleri Rusya, Sırbistan ve Letonya’ya karşı son çeyrekte kafa kafaya geçen maçlar izlesek de son adımı atmayı başaramadık. Büyük Britanya ve Belçika maçlarında gelen galibiyetler, 12 Dev Adam’ı son 16’ya atmaya yetti. Turnuvanın tartışmasız en büyük favorisi olan İspanya’yı geçmek ise mümkün olmadı.

İspanya; Gasol Kardeşler, Sergio Rodriguez, Ricky Rubio ve Juan Carlos Navarro gibi yıllardır alışık olduğumuz yıldızlarının yanına Hernangomez kardeşler gibi genç yetenekleri de gayet iyi kaynaştırmış durumda. EuroBasket 2017’de çoğu takım gelmeyen yıldızlarından şikayetçiyken son şampiyonun İstanbul’a -Sergio Llull hariç- her parçasıyla tahtını korumak için geldiği ortada.

Türkiye, ev sahibi olduğu turnuvaya çeyrek final öncesi veda etti ama oynadığı her maçta seyircisiyle bütünleşmenin tadını çıkardı. Takımın eskilerinden Doğuş Balbay bunun kıymetini çok iyi biliyor. Balbay, İspanya maçından sonra şöyle bir paylaşımda bulundu:

Kolej kariyerini ABD’de geçiren Balbay, dolu tribünler görmeye alışık olsa da bu topraklardaki seyirci etkisinin farklı bir noktada olduğunu düşünüyor. Teksas Üniversitesi’nde dolu salonlara oynamaya alışan 28 yaşındaki guard, Türk seyircisinin farklı olduğunu söylüyor: “Teksas’ta çıktığım her maça 17-18 bin kişi geliyordu ama Türk taraftarlar gibi olmuyor. Turnuvalarda altıncı adam olduklarını söyleyebiliriz.”

Altıncı adamın desteği, son 20 yılda güzel anıların parçası oldu. Türkiye, ev sahipliğinde düzenlenen 2001 Avrupa Basketbol Şampiyonası ve 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası’nda finale kadar yürümeyi başardı. Her ne kadar o kadrolar ülke basketbolunun yetiştirdiği en özel yeteneklerden birkaçına sahip olsa da Anadolu Efesli oyuncuya göre bu başarılarda taraftarın rolü de kenara atılmamalı: “2001 ve 2010’daki turnuvalarda büyük başarılar elde ettik. Elbette çok ciddi isimler vardı bu kadrolarda ama taraftarların etkisi de çok büyüktü.”

Sahadaki takımın gücü ne olursa olsun, Türkiye taraftarı gerekli mücadeleyi gördüğünde takımının yanında olmaktan geri durmadı. Balbay’a göre seyircinin sahaya tesiri branş ne olursa olsun gözle görülür seviyede:

“Sıra milli maçlara gelince en iyi taraftar bizde diyebilirim. Voleybol, basketbol, futbol fark etmez, sporseverlerimiz milli takımlar söz konusu olduğu zaman ekran başına ya da tribünlere geçip takımı desteklerler. Sahaya ne kadar etki ettiklerini, oyunculara nasıl enerji verdiklerini biliyoruz.”

Türkiye muhtemelen ilk kez çeyrek finali göremediği bir turnuvada Milli Takım’dan bu kadar memnun kaldı. Oyuncular, seyircilerin bitmeyen desteğine parkedeki mücadeleleriyle karşılık verdiler. Çoğu basketbol severe yine unutulmaz bir şampiyona yaşattılar. Türkiye bu yüzden onlarla “gurur duyuyor.”